Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2018/2630
Karar No: 2022/1083
Karar Tarihi: 23.02.2022

Danıştay 4. Daire 2018/2630 Esas 2022/1083 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2018/2630 E.  ,  2022/1083 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2018/2630
    Karar No : 2022/1083


    TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Bina Yönetim Hizmetleri İnşaat Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
    VEKİLİ : Av. …
    2- … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle vergi ziyaı cezalı olarak re'sen tarh edilen 2011/1 ila 12 dönemlerine ilişkin katma değer vergileri ile 2011/1 dönemi için kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; davacının ilgili dönemde fatura aldığı Maslak Vergi Dairesi mükellefleri … ile … Temizlik Gıda Züccaciye Kimya ve Kozmetik Tic. Ltd. Şti. hakkındaki tespitler, düzenledikleri faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığını gösterdiğinden bu mükellefler tarafından düzenlenen faturalara isabet eden cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık, davacının fatura aldığı Avcılar Vergi Dairesi mükellefi … Reklam Organizasyon Matb. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkındaki tespitler bu firmanın bir kısım vergi ödevlerini yerine getirmediğini, vergi beyanları ile Ba-Bs bilgilerinin uyumsuz olduğunu gösterse de mükellefin gerçek bir ticari faaliyetinin olmadığı ve düzenlediği faturaların sahte olduğu somut tespitler ile ortaya konulamadığı görüldüğünden söz konusu mükellef tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan cezalı tarhiyatta ve cezayı gerektiren eylemin bütün unsurlarıyla ortaya konulmadan kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen reddine, kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve taraflarca ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Kullanılan faturaların sahte olmadığı, alt firmalar nezdinde karşıt inceleme yapılmadığı ve bunların durumunu kendilerinin bilme imkanı olmadığı, fatura bedellerinin banka havalesi veya çekle ödendiği, faturalara konu emtialar alınmadan ticari faaliyette bulunmalarının mümkün olmadığı, randıman raporunun dikkate alınmadığı, mal alım sözleşmeleri ve sipariş fişlerinin de alımların gerçek olduğunu ortaya koyduğu ve cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı ileri sürülmektedir.

    TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Özel usulsüzlük cezası ile cezalı tarhiyatın yerinde olduğu ve kararın aleyhe olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

    DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

    TETKİK HÂKİMİ : …

    DÜŞÜNCESİ : Davacı temyiz isteminin reddi, davalı temyiz isteminin kısmen kabulü ile kısmen reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    Davacının temyiz dilekçesinde kararın redde ilişkin kısmına yönelik ve davalı idarenin temyiz dilekçesinde özel usulsüzlük cezasına yönelik olarak ileri sürülen nedenler, kararın redde ilişkin kısmı ile kabule ilişkin hüküm fıkrasının özel usulsüzlük cezasına dair kısmının bozulmasını sağlayacak nitelikte görülmemiştir.
    Davalı idarenin, kararın kabule ilişkin hüküm fıkrasının cezalı tarhiyata dair kısmına yönelik temyiz istemine gelince;
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
    3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
    Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
    Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
    Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
    Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
    Davacının fatura aldığı … Reklam Organizasyon Matb. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih … sayılı Vergi Tekniği Raporunda; mükellefin matbaa, reklam malzemeleri alımı, toptan satışı ve organizasyon hizmetleri ile iştigal etmek üzere 08/07/2010 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği, 31/12/2011 tarihi itibariyle mükellefiyetinin re'sen terkin ettirildiği, şirket adresinde veya ortakların ikamet adresinde bilgi-belge isteme yazısının tebliğ edilemediği, İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan aramalarda şirkete ait bir takım belgelerin ele geçirilmesi üzerine incelemeye sevk edildiği, mükellefin işyeri adresi olarak belirtilen adreste yapılan 13/07/2010 tarihli açılış yoklamasında, 100 m² apartman dairesinde 16 m² oda/büro niteliğinde olduğu, tespit tarihinde işçisi olmadığı, belirtilen adreste 08/07/2010 tarihinde matbaa, reklam malzemeleri alımı, toptan satışı ve organizasyon hizmetleri işi ile faaliyete başladığı, işyerinin Avcılar Vergi Dairesi mükellefi … Ltd. Şti.'nin iç bünyesinde 16 m² büro şeklinde olduğu, alım-satım işlerinin alınan siparişe göre yapılacağı, işyerinde 1 adet masa, koltuk, muhtelif büro malzemesi bulunduğu, deposunun olmadığı, 16/06/2011 tarihli yoklamada, … Ltd. Şti. çalışanı … 'ın beyanı üzerine firmanın faal olduğu, ilgili adresi irtibat bürosu olarak kullandığı, 8 çalışanının olduğu bilgisine yer verildiği, 12/01/2012 tarihli yoklamada, işyerinin kapalı olduğu, karşı dairede faaliyet gösteren … 'ın 01/01/2012 tarihi itibariyle kiraladığı ve ilgilinin beyanına göre 2 aydır boş olduğunun tespit edildiği, 2010 yılı (7 ila 12.aylar) KDV matrahının yaklaşık 2.600.000,00 TL, 2011 yılı KDV matrahının yaklaşık 2.200.000,00 TL olduğu, 2010 yılı Bs bildirimi ile bildirdiği satış tutarının 1.780.866,00 TL, aynı yıl diğer mükelleflerce bildirilen alış tutarının ise 1.610.772,00 TL, 2011 yılı Bs bildirimi ile bildirdiği satış tutarının 2.050.969,00 TL, aynı yıl diğer mükelleflerce bildirilen alış tutarının ise 1.885.769,00 TL olduğu, 2010 yılı Ba bildirimi ile bildirdiği alış tutarı 1.705.885,00 TL iken diğer mükelleflerce satış bildiriminde bulunulmadığı, 2011 yılı Ba bildirimi ile bildirdiği alış tutarı 2.129.672,00 TL iken diğer mükelleflerce bildirilen satış tutarının 76.539,00 TL olduğu, mal alımında ve mal satımında bulunduğunu bildirdiği mükelleflerin çoğu hakkında olumsuz tespitlerin bulunduğu, vergisel hiçbir yükümlülüğünü yerine getirmediği, şirket adına fatura basımı yapan matbaacı ...'ün ifadesinde, Emniyet aramasında bulunan "… Reklam" adına basılmış faturaların kendi bastığı faturalar olmadığı, yazı fonlarının uymadığı, ancak yapılan operasyonda ele geçirilen faturalardan 4 tanesinin kendisi tarafından basılan faturalardan olduğunu beyan ettiği, şirketin beyannamelerini veren mali müşavirlerden …' na ulaşılamadığı, …'in ise şirket ortaklarının tanınmadığı, işyerine gittiğinde … ile … hanımı gördüğünü, işyerinin 15-16 m² olduğu, matbaa makinesi veya emtia stoku görmediğini beyan ettiği, S.G.K. kayıtlarında şirketin çalışanı olarak görülen ve ifadelerine başvurulan kişilerin çoğunun bu firmada çalışmadıklarını beyan ettiği, bu firmada çalıştığını beyan edenlerin ise şirket ortaklarını tanımadığını beyan ettikleri, şirketin işlerini yürüten …'e ise ulaşılamadığı, mükellef şirketin işyerini paylaştığı …. Ltd. Şti. hakkında da vergi tekniği raporu bulunduğu, muhtasar beyanlarına göre çok sayıda işçi beyan edilmesine rağmen herhangi bir sigorta primi ödemesi bulunmadığı tespitlerine yer verilmiştir.
    Yukarıda yer verilen tespitler bir arada değerlendirildiğinde, özellikle çok sayıda işçi beyan edilmesine rağmen primlerinin ödenmediği, işçileri ile mali müşavirinin beyanlarının genellikle olumsuz olduğu ve yapılan yoklamalarda işyerinin 16 m² ofis niteliğinde olduğu, herhangi bir emtiasının bulunmadığı, deposunun olmadığı tespitleri karşısında bildirdiği satış tutarlarına ulaşılmasının ticari icaplara uygun olmadığı dikkate alındığında mükellef tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varılmıştır.
    Bu nedenle, davacının söz konusu mükelleften aldığı faturalardan kaynaklanan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık, aksi yöndeki Vergi Dava Dairesi kararının belirtilen kısmında ise hukuka uygunluk bulunmadığı anlaşılmaktadır.


    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen kabulüne,
    2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, redde ilişkin kısmı ile kabule ilişkin hüküm fıkrasının özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının ONANMASINA,
    3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının kabule ilişkin hüküm fıkrasının cezalı tarhiyata ilişkin kısmının BOZULMASINA,
    4. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
    5. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 23/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi