Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2020/2612
Karar No: 2022/584
Karar Tarihi: 22.02.2022

Danıştay 13. Daire 2020/2612 Esas 2022/584 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/2612 E.  ,  2022/584 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2020/2612
    Karar No : 2022/584

    DAVACI : ... Mobil İletişim Hizmetleri A.Ş.
    VEKİLLERİ : Av. ... , Av. ...
    DAVALI : ... Kurumu
    VEKİLLERİ : Av. ... , Av. ...

    DAVANIN KONUSU :
    Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun ... tarih ve ... sayılı işlemiyle bildirilen Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu'nun ... tarih ve ... sayılı kararının ve bu kararın değiştirilmesi istemiyle yapılan 16/04/2020 tarihli başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali istenilmektedir.

    DAVACININ İDDİALARI :
    Görüş alma sürecinde belirtilmeyen ve tüketici şikâyetlerine konu olmayan alanlarda düzenleme yapıldığı, kimlik doğrulama yöntemiyle girilen ve abone iradesinin sakatlanmasının mümkün olmadığı internet siteleri, mobil uygulamalar ve online işlem merkezlerini kapsayacak şekilde düzenleme yapılmasının sebep unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu, sebep ve konu unsurları arasında bulunması gereken nedensellik bağının koparıldığı, düzenleme sürecinin açık ve şeffaf bir şekilde yürütülmediği, görüş dâhi alınmayan konularda düzenleme yapıldığı, bu gibi durumlarda abonelerin tarife ve paket satışı gibi işlemlere ilişkin olarak bilinçli bir şekilde aktif onay ve rıza doğrultusunda hareket ettiği, bankacılık uygulamaları gibi kişilere çok daha büyük malî yükümlülükler getirebilecek uygulamalarda dâhi, güvenlik şifresi veya parmak izi ile giriş yapıldıktan sonra ilave bir onay kurgusuna gerek duyulmaksızın işlem yapılabildiği, aktif onay ve rıza ile hareket edilen bir alanda tek kullanımlık şifre ile doğrulama yapılmasının tüketicilerin faydasına olmadığı, uluslararası düzenlemelerde benzer bir uygulamanın yer almadığı, düzenlemenin işletmecilere ek maliyet getirdiği, kaynakların etkin ve verimli kullanılması ilkesinin ihlâl edildiği, düzenlemenin kapsamının abonenin herhangi bir müdahalesi olmaksızın ekranına gönderilen bildirimler ile sınırlı olması gerektiği, kimlik doğrulama yoluyla oturum açılan, dolayısıyla abonenin bilinçli bir iradesinin bulunduğu platformların düzenleme kapsamında bulunmaması gerektiği, tek bir ekran üzerinden daha az maliyetli çözüm önerileri varken SMS uygulaması getirilmesinin tüketici menfaatleri ile bağdaşmadığı, tek kullanımlık şifre girilerek doğrulama yapılmasının tüketici deneyimini olumsuz etkilediği, öncül düzenleme yapma gerekliliği bulunmayan bir alanda aşırı düzenleme yapıldığı, davacı şirketin uygulamaları hakkında herhangi bir tüketici şikâyetinin bulunmadığı, düzenlemenin amacını aştığı, ticarî hayatın olağan akışına aykırı olduğu, dinlenilme hakkı, hukukî güvenlik, öngörülebilirlik ve belirlilik ilkelerinin ihlâl edildiği, 6698 sayı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nda belirtilenden daha fazla şekil şartı getirildiği, yaşanan olağanüstü süreç dikkate alındığında düzenlemenin yürürlüğe girmesi için öngörülen 20 günlük sürenin çok kısa olduğu ileri sürülmektedir.

    DAVALININ SAVUNMASI :
    Dava konusu düzenlemenin Kurum’a intikal eden tüketici şikâyetleri üzerine, işletmeciler arasındaki farklı uygulamaların sonlandırılması, uygulamada yeknesaklığın sağlanması ve tüketici hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla tesis edildiği, her ne kadar internet siteleri ve mobil uygulamalara kimlik doğrulaması yapılarak girilebilse de bu site ve uygulamalarda anlık bildirim ekranları ile yeterli bilgilendirme yapılmadan, aboneler aleyhine malî ve hukukî sonuçları olan işlemler için onay alınabildiği, bu sırada yanlışlıkla veya tam anlaşılmadan onay veren tüketicilerin iradelerinin sakatlanabildiği, mağduriyetlerin yaşanabildiği, sürecin şeffaf ve açık bir şekilde yürütülmediği iddiasının gerçeği yansıtmadığı, herhangi bir internet sitesine veya mobil uygulamaya kimlik doğrulama yöntemiyle giriş yapılmasının, anlık bildirim ekranları vasıtasıyla alınan abone onaylarını hukuka uygun hâle getirmeyeceği, dava konusu düzenlemenin 6 aylık bir çalışma sunucunda tesis edildiği, uluslararası düzeyde bir örneğinin bulunmadığı kabul edilse bile, tüketicilerin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla ilgili mevzuat kapsamında dava konusu düzenlemenin yapılabileceği, kaldı ki mobil haberleşme sektörünün standardize edilmesi ve geliştirilmesini amaçlayan bir topluluk olan GSM Association (GSMA) tarafından Mart 2019’da yayımlanan TS.38 sayılı dokümanda, şifre içeren çift onay mekanizmasına yer verildiği, sadece kısa mesaj ile değil anlık bildirim ekranı üzerinden de tek kullanımlık şifre gönderilebileceği, SMS şifre kurgusunun tek ve zorunlu bir yöntem olarak benimsenmediği, hiçbir tüketici şikâyeti olmadığı iddiasının samimi ve gerçekçi olmadığı, dava konusu düzenlemenin üst hukuk kurallarına uygun olduğu, sürenin yeterli olduğu, tüketici mağduriyetlerinin bir an önce giderilmesinin amaçlandığı savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ : Davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

    DANIŞTAY SAVCISI ... 'IN DÜŞÜNCESİ : Dava; Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun ... tarih ve ... sayılı işlemiyle bildirilen Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu'nun ... tarih ve ... sayılı kararının ve bu kararın değiştirilmesi istemiyle yapılan 16/04/2020 tarihli başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
    5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 1. maddesinde, bu Kanun'un amacının; elektronik haberleşme sektöründe düzenleme ve denetleme yoluyla etkin rekabetin tesisi, tüketici haklarının gözetilmesi, ülke genelinde hizmetlerin yaygınlaştırılması, kaynakların etkin ve verimli kullanılması, haberleşme alt yapı, şebeke ve hizmet alanında teknolojik gelişimin ve yeni yatırımların teşvik edilmesi ve bunlara ilişkin usul ve esasların belirlenmesi olduğu belirtilmiş; elektronik haberleşme sektöründe yapılacak düzenlemelerde göz önünde bulundurulacak ilkelerin sayıldığı 4. maddesinin (b) bendinde, tüketici hak ve menfaatlerinin gözetilmesi ilkesine yer verilmiş; Kurum'un görev ve yetkilerinin sayıldığı 6. maddesinin (c) bendinde, abone, kullanıcı, tüketici ve son kullanıcıların hakları ile kişisel bilgilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunmasına ilişkin gerekli düzenlemeleri ve denetlemeleri yapmak; (j) bendinde ise; kullanıcılara ve erişim kapsamında diğer işletmecilere uygulanacak tarifelere, sözleşme hükümlerine, teknik hususlara ve görev alanına giren diğer konulara ilişkin genel kriterler ile uygulama usul ve esaslarını belirlemek, tarifeleri onaylamak, tarifelerin denetlenmesine ilişkin düzenlemeleri yapmak Kurum'un görev ve yetkileri arasında sayılmış; 12. maddesinin (e) bendinde, Kurum'un tüketicilerin korunması amacıyla işletmecilere yükümlülükler getirebileceği kurala bağlanmış; "Tüketicinin ve son kullanıcının korunması" başlıklı 48. maddesi ve "Şeffaflığın sağlanması ve bilgilendirme" başlıklı 49. maddesinde, Kurumun, son kullanıcı ve tüketicilerin azami faydayı elde edebilmeleri ve hizmetlerin şeffaflık ilkesine uygun olarak sunulabilmesi için hizmet seçenekleri, hizmet kalitesi, tarifeler ile tarife paketlerinin yayımlanmasına ve benzer hususlarda abonelerin bilgilendirilmesine yönelik olarak işletmecilere yükümlülükler getirebileceği; işletmecilerin, özellikle hizmetler arasında seçim yapılırken ve abonelik sözleşmesi kurulurken tüketicilerin karar vermelerinde etkili olabilecek hususlar ile dürüstlük kuralı gereğince bilgilendirilmelerinin gerekli olduğu her durumda talep olmaksızın tüketicileri bilgilendireceği ve Kurumun bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirleyeceği yönünde hükümlere yer verilmiş, yine 51. maddesinde kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğin korunmasına ilişkin ayrıntılı düzenlemelere yer verilmiş, maddenin 12. fıkrasında; bu Kanun kapsamında kişisel verilerin gizliliğinin, güvenliğinin ve amacı doğrultusunda kullanılmasının temininden işletmecilerin sorumlu olduğu belirtilirken 13. fıkrasında, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasların Kurum tarafından belirleneceği yönündeki hükme yer verilmiştir.
    5809 sayılı Yasa'ya dayanılarak hazırlanan ve 28/10/2017 tarihli 30224 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan "Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Tüketici Hakları Yönetmeliği"nin "Şeffaflık ve bilgilendirme" başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasında; işletmecilerin, sundukları elektronik haberleşme hizmetlerine erişim ve bu hizmetlerin kullanımı ile ilgili olarak asgari aşağıdaki bilgiler olmak üzere, özellikle hizmetler arasında seçim yapılırken ve abonelik sözleşmesi kurulurken tüketicilerin karar vermelerinde etkili olabilecek hususlar ile dürüstlük kuralı gereğince bilgilendirilmelerinin gerekli olduğu her durumda talep olmaksızın tüketicileri bilgilendirmekle ve bu bilgilere kolayca ulaşılabilmesini sağlamakla yükümlü oldukları belirtilirken fıkranın (b) bendinde; sunulacak hizmete ilişkin olarak; hizmetin tanımı ve kapsamı, hizmete erişim ve hizmetin kullanımı konusunda genel hüküm ve şartlar, hizmet için uygulanacak tarifeler ve varsa abonelik paketleri, tarifelerin içerdiği vergi türleri ile bu vergilerin tarifeler hesaplanırken tarifelere yansıtılma oranı, doğru tüketici algısının oluşması amacıyla tarifelerin yalnızca tüm vergiler dahil değeri, abonelik tesisi dolayısıyla alınacak diğer ücretler, tarife ücreti ile birlikte telsiz kullanım ücreti yansıtılacağına dair abonenin doğru değerlendirme yapabileceği açıklıkta bilgi sayılmış; "Abonelik sözleşmelerinin uygulanması" başlıklı 8. maddesinin 2, 4. ve 9. fıkralarında ise; işletmecinin sunmadığı veya abonenin talep etmediği/onay vermediği hizmet için aboneye ücret yansıtamayacağı; işletmeci tarafından yapılan bilgilendirmelerde ve abone talebi/onayı ile tesis edilen tüm işlemlerde ispat yükünün işletmecide olacağı; abonenin onayının alınmasının, abonenin yapılan işlemlere dair kabulünü gösteren ispatlanabilir irade beyanı veya belgesinin sağlanması şeklinde yorumlanacağına ilişkin hükümlere yer verilmiştir.
    Dava dosyasının incelenmesinden; pop-up, booster, push notification...vb. gibi anlık bildirimlerle alınan onay/rıza konusunda mobil iletişim alanında faaliyet gösteren şirketlerle ilgili olarak tüketiciler tarafından Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna iletilen şikâyetlerin değerlendirilmesi sonucu, dava konusu edilen ... tarihli, ... sayılı Kurul kararı ile; GSM, IMT-2000/UMTS VE IMT işletmecileri tarafından kişisel verilerin işlenmesine yönelik rıza, tarife/kampanya değişikliği, tarife/paket satışı, kampanyaya katılım, taahhütlü paket alımı, faturalı/faturasız hat geçişi ve benzeri hukuki ve mali sonuç doğuran işlemlere yönelik olarak; SIM uygulamaları, internet siteleri, mobil uygulamalar ve benzeri mecralar üzerinden gönderilen anlık bildirim ekranları (pop-up, booster, push notification ve benzeri) ile onay/rıza alınacak hâllerde, bildirim ekranında mer'i mevzuatta yer alan bilgilendirme ve diğer yükümlülüklerin yerine getirilmesi; abonelere kısa mesaj ile gönderilecek veya anlık bildirim ekranında yer alacak tek kullanımlık şifrenin bildirim ekranına girilerek doğrulanması; belirtilen kısa mesajda veya anlık bildirim ekranında ilgili işlem hakkında asgari işlemin adına ve varsa mer'i mevzuat kapsamında yapılması gereken diğer bilgilendirmelere de yer verilmesi halinde onayın/rızanın geçerli olacağı; her bir bildirim ekranında abonenin ilgili ekrandan çıkması için "iptal/hayır/vb." gibi bir seçenek sunulması; onay/rıza sonrasında ilgili işlemin gerçekleştirildiğine dair bilgilendirme kısa mesajının abonelere gönderilmesi ve bu Kurul kararının 20/04/2020 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmesine karar verilerek, kararın ... tarih ve ... sayılı işlem ile ilgili şirketlere bildirildiği; davacı tarafça bu kararın düzeltilmesi yolunda yapılan 16/04/2020 tarihli başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
    Uyuşmazlıkta her ne kadar davacı şirketçe; karşılıklı görüş alışverişi yapılan şikâyet konusunu da aşar mahiyette düzenleme yapılmış olması nedeniyle işlemlerin öncelikle sebep ve konu unsurları yönünden hukuka aykırı oldukları; kendi uygulamalarına ilişkin herhangi bir tüketici şikâyeti bulunmadığı, tek bir şirkete ilişkin şikâyetler mevcut iken, daha az maliyetli çözüm önerileri de kabul edilmeksizin tüm sektöre ilişkin düzenleme yapılmasının pandemi sürecinde ilgili şirketlere ciddi mali külfet getirdiği, tüketici davranışları ve faydası üzerinde de olumsuz etkilere yol açtığı, uygulamaya geçiş tarihinin çok kısa bir süreyle sınırlandırıldığı, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'na da aykırılık taşıdığı belirtilerek dava konusu işlemlerin iptali istenilmiş ise de; yukarıda yer verilen Yasa ve Yönetmelik hükümleri doğrultusunda dava konusu işlemlerin tesis edildiği; davalı Kurumun düzenleme yetki ve görevinin bulunduğu alanda tüketici şikâyetleri ile düzenlenmesi zorunlu bir alan tespit edildiğinde, objektif ve soyut kurallar koymasının son derece olağan olduğu; bu düzenlemenin sadece hakkında iddia bulunan şirketlere yönelik yapılmasının düzenleyici işlem mantığıyla bağdaşmayacağı tartışmasız olduğu gibi, düzenlenmesi zorunlu bir boşluk nedeniyle tüketicilerin uğradığı mağduriyetin ivedilikle giderilmesi kamu yararına uygun olup, dava konusu Kurul kararı ile belirlenen tarihin davacı şirket bakımından kamu yararı-özel yarar arasında gözetilmesi gereken dengeyi ne şekilde bozduğuna ilişkin ikna edici ve yeterli bilgi sunulamadığı da görüldüğünden aksi yöndeki davacı iddiaları geçerli görülmemiştir.
    Belirtilen değerlendirmeler doğrultusunda, dava konusu edilen Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun ... tarih ve ... sayılı işlemiyle bildirilen Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu'nun ... tarih ve ... sayılı kararında ve bu kararın değiştirilmesi istemiyle yapılan 16/04/2020 tarihli başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği, düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce duruşma için taraflara önceden bildirilen 22/02/2022 tarihinde, davacı vekili Av. ... 'ın ve davalı idare vekili Av. ...'ın geldiği, Danıştay Savcısı'nın hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısı'nın düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkimi'nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
    Abone cihaz ekranlarına anlık olarak gönderilen bildirimler (pop-up, push notification vb.) ile tarife/kampanya değişikliği, tarife/paket satışı, kampanyaya katılım, taahhüt, faturasız hatta geçiş için ödeme tipi değişikliği, kişisel verilerin işlenmesine yönelik rıza gibi mali ve hukuki yükümlülükler doğuran işlemlerin gerçekleştirilmesine yönelik işletmecilerin uygulamaları nedeniyle Kuruma yapılan çok sayıda tüketici şikâyeti üzerine başlatılan çalışma neticesinde ... tarih ve ... sayılı Kurul kararı alınmıştır.
    Söz konusu Kurul kararının değiştirilmesi istemiyle yapılan 16/04/2020 tarihli başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddi üzerine bakılan dava açılmıştır.

    MEVZUAT:
    5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 1. maddesinde, bu Kanun'un amacının, elektronik haberleşme sektöründe düzenleme ve denetleme yoluyla etkin rekabetin tesisi, tüketici haklarının gözetilmesi, ülke genelinde hizmetlerin yaygınlaştırılması, kaynakların etkin ve verimli kullanılması, haberleşme alt yapı, şebeke ve hizmet alanında teknolojik gelişimin ve yeni yatırımların teşvik edilmesi ve bunlara ilişkin usul ve esasların belirlenmesi olduğu belirtilmiş; elektronik haberleşme sektöründe yapılacak düzenlemelerde göz önünde bulundurulacak ilkelerin sayıldığı 4. maddesinin (b) bendinde, tüketici hak ve menfaatlerinin gözetilmesi ilkesine yer verilmiş; Kurum'un görev ve yetkilerinin sayıldığı 6. maddesinin (c) bendinde, abone, kullanıcı, tüketici ve son kullanıcıların hakları ile kişisel bilgilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunmasına ilişkin gerekli düzenlemeleri ve denetlemeleri yapmak; (j) bendinde ise, kullanıcılara ve erişim kapsamında diğer işletmecilere uygulanacak tarifelere, sözleşme hükümlerine, teknik hususlara ve görev alanına giren diğer konulara ilişkin genel kriterler ile uygulama usul ve esaslarını belirlemek, tarifeleri onaylamak, tarifelerin denetlenmesine ilişkin düzenlemeleri yapmak Kurum'un görev ve yetkileri arasında sayılmış; 12. maddesinin (e) bendinde, Kurum'un tüketicilerin korunması amacıyla işletmecilere yükümlülükler getirebileceği kurala bağlanmış; "Şeffaflığın sağlanması ve bilgilendirme" başlıklı 49. maddesinde, Kurumun, son kullanıcı ve tüketicilerin azami faydayı elde edebilmeleri ve hizmetlerin şeffaflık ilkesine uygun olarak sunulabilmesi için hizmet seçenekleri, hizmet kalitesi, tarifeler ile tarife paketlerinin yayımlanmasına ve benzer hususlarda abonelerin bilgilendirilmesine yönelik olarak işletmecilere yükümlülükler getirebileceği; işletmecilerin, özellikle hizmetler arasında seçim yapılırken ve abonelik sözleşmesi kurulurken tüketicilerin karar vermelerinde etkili olabilecek hususlar ile dürüstlük kuralı gereğince bilgilendirilmelerinin gerekli olduğu her durumda talep olmaksızın tüketicileri bilgilendireceği ve Kurumun bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirleyeceği yönünde kurallara yer verilmiş; 51. maddesinde, kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğin korunmasına ilişkin ayrıntılı düzenlemelere yer verilmiş; maddenin 12. fıkrasında, bu Kanun kapsamında kişisel verilerin gizliliğinin, güvenliğinin ve amacı doğrultusunda kullanılmasının temininden işletmecilerin sorumlu olduğu belirtilirken; 13. fıkrasında, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasların Kurum tarafından belirleneceği kurala bağlanmıştır.
    Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Tüketici Hakları Yönetmeliği'nin "Şeffaflık ve bilgilendirme" başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasında, işletmecilerin, sundukları elektronik haberleşme hizmetlerine erişim ve bu hizmetlerin kullanımı ile ilgili olarak asgari aşağıdaki bilgiler olmak üzere, özellikle hizmetler arasında seçim yapılırken ve abonelik sözleşmesi kurulurken tüketicilerin karar vermelerinde etkili olabilecek hususlar ile dürüstlük kuralı gereğince bilgilendirilmelerinin gerekli olduğu her durumda talep olmaksızın tüketicileri bilgilendirmekle ve bu bilgilere kolayca ulaşılabilmesini sağlamakla yükümlü oldukları belirtilirken; fıkranın (b) bendinde, sunulacak hizmete ilişkin olarak; hizmetin tanımı ve kapsamı, hizmete erişim ve hizmetin kullanımı konusunda genel hüküm ve şartlar, hizmet için uygulanacak tarifeler ve varsa abonelik paketleri, tarifelerin içerdiği vergi türleri ile bu vergilerin tarifeler hesaplanırken tarifelere yansıtılma oranı, doğru tüketici algısının oluşması amacıyla tarifelerin yalnızca tüm vergiler dahil değeri, abonelik tesisi dolayısıyla alınacak diğer ücretler, tarife ücreti ile birlikte telsiz kullanım ücreti yansıtılacağına dair abonenin doğru değerlendirme yapabileceği açıklıkta bilgi sayılmış; "Abonelik sözleşmelerinin uygulanması" başlıklı 8. maddesinin 2. fıkrasında, işletmecinin sunmadığı veya abonenin talep etmediği/onay vermediği hizmet için aboneye ücret yansıtamayacağı; 4. fıkrasında, işletmeci tarafından yapılan bilgilendirmelerde ve abone talebi/onayı ile tesis edilen tüm işlemlerde ispat yükünün işletmecide olacağı; 9. fıkrasında, abonenin onayının alınmasının, abonenin yapılan işlemlere dair kabulünü gösteren ispatlanabilir irade beyanı veya belgesinin sağlanması şeklinde yorumlanacağı kurala bağlanmıştır.

    HUKUKÎ DEĞERLENDİRME:
    Aktarılan mevzuat kurallarının değerlendirilmesinden, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na, görev alanına giren konularda uygulama usûl ve esaslarını belirlemek, elektronik haberleşme hizmetleri ve altyapısı ile ilgili olarak bu konuda görevli işletmelerin mevzuata uygun olarak faaliyetlerini yürütmelerini denetlemek, bu hususta ilgili makamları harekete geçirmek ve gereken hâllerde kanunlarda öngörülen yaptırımları uygulamak hususlarında görev ve elektronik haberleşme hizmetlerinin yürütülmesi ve altyapısının işletilmesi ile ilgili olarak sektörün faaliyetlerini tam bir rekabet ortamı içinde gerçekleştirmelerini sağlamak ve tüketici hak ve menfaatlerini korumak konusunda gerekli düzenlemeleri yapma ve işletmecilere yükümlülükler getrebilme yetkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Dava dosyasının incelenmesinden, abone cihaz ekranlarına anlık olarak gönderilen bildirimler (pop-up, push notification vb.) ile tarife/kampanya değişikliği, tarife/paket satışı, kampanyaya katılım, taahhüt, faturasız hatta geçiş için ödeme tipi değişikliği, kişisel verilerin işlenmesine yönelik rıza gibi malî ve hukukî yükümlülükler doğuran işlemlerin gerçekleştirilmesine yönelik işletmecilerin uygulamaları nedeniyle Kuruma yapılan çok sayıda tüketici şikâyeti üzerine başlatılan çalışma neticesinde alınan ... tarih ve ... sayılı Kurul kararı ile, GSM, IMT-2000/UMTS VE IMT işletmecileri tarafından kişisel verilerin işlenmesine yönelik rıza, tarife/kampanya değişikliği, tarife/paket satışı, kampanyaya katılım, taahhütlü paket alımı, faturalı/faturasız hat geçişi ve benzeri hukukî ve malî sonuç doğuran işlemlere yönelik olarak; 1-SIM uygulamaları, internet siteleri, mobil uygulamalar ve benzeri mecralar üzerinden gönderilen anlık bildirim ekranları (pop-up, booster, push notification ve benzeri) ile onay/rıza alınacak hâllerde, (a)-Bildirim ekranında mer'i mevzuatta yer alan bilgilendirme ve diğer yükümlülüklerin yerine getirilmesi, (b)-Abonelere kısa mesaj ile gönderilecek veya anlık bildirim ekranında yer alacak tek kullanımlık şifrenin bildirim ekranına girilerek doğrulanması, (c)-Belirtilen kısa mesajda veya anlık bildirim ekranında ilgili işlem hakkında asgari işlemin adına ve varsa mer'i mevzuat kapsamında yapılması gereken diğer bilgilendirmelere de yer verilmesi hâlinde onayın/rızanın geçerli olacağı; 2-Her bir bildirim ekranında abonenin ilgili ekrandan çıkması için "iptal/hayır/vb." gibi bir seçenek sunulması; 3-Onay/rıza sonrasında ilgili işlemin gerçekleştirildiğine dair bilgilendirme kısa mesajının abonelere gönderilmesi; 4-Bu Kurul kararının 20/04/2020 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, anlık bildirim ekranları kullanılarak gerekli bilgilendirme yapılmadan ve güvenli bir yöntem kullanılmadan alınan onay ve rızalar nedeniyle malî ve hukukî yükümlülükler doğuran işlemlerin gerçekleştirilebildiği, dava konusu Kurul kararının tüketiciler tarafından Kurum’a iletilen bu yöndeki şikâyetler üzerine başlatılan çalışmalar neticesinde tüketici hak ve menfaatlerinin korunması ve uygulamada yeknesaklığın sağlanması amacıyla tesis edildiği, herhangi bir internet sitesine veya mobil uygulamaya kimlik doğrulama yöntemiyle giriş yapılmasının, anlık bildirim ekranları vasıtasıyla alınan abone onayları sebebiyle tüketici mağduriyetlerinin yaşanmasını engellemeyeceği, sadece kısa mesaj ile değil anlık bildirim ekranı üzerinden de tek kullanımlık şifre gönderilebileceği anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararında ve bu kararın değiştirilmesi istemiyle yapılan başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. DAVANIN REDDİNE,
    2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam ...-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
    3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ...-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
    4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
    5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere, 22/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi