Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11461
Karar No: 2017/2274
Karar Tarihi: 27.04.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/11461 Esas 2017/2274 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2015/11461 E.  ,  2017/2274 K.

    "İçtihat Metni"



    Davacı ... vekili tarafından, davalılar ve ... aleyhine 17/09/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... tarafından, duruşmasız olarak da davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1)Davalıların maddi tazminat istemine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, tarafından bir adet itfaiye eri için kadro açıldığını, belediyeye başvuru formunda ikametgah adresinin olduğunu bildirmiş olmasına rağmen bir saat kala telefon ile sınava çağrıldığını, sınavda usulsüzlük yapıldığını, sınavdaki usulsüzlük sebebiyle davalılar hakkında Kaymakamlığı tarafından soruşturma izni verildiğini, bunun üzerine kamu davası açıldığını venin 2010/183 esas, 2012/177 karar sayılı ilamı ile davalılar hakkında mahkumiyet kararı verildiğini, Kasım 2009"da sözleşmeli olarak işe başladığını ve 2010 Haziranda devlet memuru olduğunu, sınavdaki usulsüzlük nedeniyle çalışma hayatına 6 ay geç başladığını belirterek uğradığı maddi ve manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
    Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, ceza mahkemesinin mahkumiyet kararının hukuk hakimini bağlayacağı gerekçesiyle alınan bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat isteminin kısmen; manevi tazminat isteminin ise tam kabulüne karar verilmiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgeler incelendiğinde; olay zamanı davalı ...’ın Belediye Başkanı olduğu, diğer davalı ...’in ise yazı işleri müdürlüğü’ne vekalet ettiği, adet itfaiye eri alınacağına ilişkin ilan yapıldığı, alım için davacı ile birlikte 4 kişinin başvurduğu, başvuranlar arasında davalı oğlunun da bulunduğu, sınava puanına göre 3 kişinin çağrılması gerektiği halde davalı Belediye Başkanı’nın oğlunun 4. kişi olarak usulsüz çağrıldığı ve sınavı usulsüz olarak kazandığı, davalılar hakkında sayılı ilamıyla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    ./..
    -2-

    Davacı, sınavdaki usulsüzlük nedeniyle sınavı kazanamadığını ve çalışma hayatına 6 ay geç başladığını belirterek bu dönemde uğradığı maddi ve manevi zararlarının tazminini talep etmektedir. Dosya kapsamından davacı ile birlikte sınava başvuran başka kişilerin de olduğu, sınav usulüne uygun yapılmış olsaydı bile davacının kazanamama ihtimalinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, davacının uğradığını iddia ettiği maddi zarar ile hukuka aykırı fiil arasında uygun nedensellik bağı yoktur. Davacının maddi zararının oluştuğu sabit değildir.
    Şu durumda davacının maddi tazminat isteminin reddi yerine kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    2) Davalıların manevi tazminat istemine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi ( 818 sayılı BK 49. maddesi ) hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
    Somut olaya gelince, olay tarihi, tarafların sıfatları, ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıda anılan ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir olunan manevi tazminat tutarı çok fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın 1 ve 2 nolu bentlerde gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi