4. Hukuk Dairesi 2018/292 E. , 2018/2047 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/03/2013 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/12/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava tarihi 13/03/2013 olmasına rağmen, karar başlığında 25/02/2016 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı kurum vekili; davalının askerlik görevini yaptığı sırada, zırhlı muharebe aracındaki MG-3 makineli tüfeğin doldur boşalt işlemi yapılırken, tetik düşürülmesi sırasında elektronik komuta kutusu üzerindeki düğmenin top konumundan MG-3 konumuna getirilmemesi üzerine topun yanlışlıkla ateş alması sonucu dava dışı er Selim Tataroğlu"nun öldüğünü, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Dairesinin 2009/1199 esas, 2010/359 karar sayılı dava dosyasında ölen erin yakınlarına maddi ve manevi tazminat ödenmesine karar verildiğini, hükmedilen tazminatın dava dışı tazminat alacaklılarına ödendiğini belirterek, söz konusu tazminatın davalıdan rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin kusurunun olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davalının tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu Jandarma Er ..."nun ölümüne neden olduğu, bu nedenle davacı kurum tarafından ölen erin yakınlarına ödemenin yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen 08/05/2014 tarihli ilk kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 18/11/2015 gün ve 2014/16025 esas, 2015/13223 karar sayılı ilamı ile konunun uzmanı olan bir bilirkişi vasıtasıyla davalının kusur oranının belirlenmesi ve davalının kusuruna göre belirlenecek tazminattan hakkaniyet indirimi yapılması şeklinde gerekçe ile bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece; bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davalının zarar doğurucu eylemde tam kusurlu olduğu kabul edilmiş ve belirlenen tazminat miktarından %25 hakkaniyet indirimi yapılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; Hava Kuvvetleri Komutanlığı 2. Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 2011/232 esas ve 2011/535 karar sayılı ceza dosyasında alınan bilirkişi raporunda, davalının kusurlu olduğu belirlenmekle beraber, doldur boşalt işlemi
sırasında etrafta mutlaka canlı olup olmadığı kontrol edildikten ve havaya nişan alındıktan sonra tetik düşür emrinin verilebileceği, üstün asta sorumluluğu tamamen devredemeyeceği tespitlerine yer verilmiştir. Davalı hakkında nizam ve itaatlere aykırı hareket ederek taksirle ölüme neden olmak suçundan mahkumiyet kararı verilen bu dosyadaki bilirkişi raporu ile eldeki dosyada alınan kusur raporu arasında yapılan tespitler yönünden tam bir uyum olmadığı, ceza dosyasında yer alan tespitlerin eldeki dosyada alınan bilirkişi raporunda değerlendirilmediği ve mahkemece bu husus irdelenmeksizin davalının tam kusurlu kabul edildiği, ayrıca bozmaya uyma kararı verilmesine karşın hakkaniyet indiriminin az olduğu anlaşılmıştır. Şu durumda, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle taraflar yararına bozulmasına, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.