
Esas No: 2016/23765
Karar No: 2018/9145
Karar Tarihi: 09.10.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/23765 Esas 2018/9145 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, otomobilini internetten satışa çıkardığını, 167.500,00 TL bedelle davalı ile anlaştıklarını, notere gittiklerinde davalının 67.500,00 TL yi banka havalesi ile dava dışı ... üzerinden ödeme yaptığını bakiye 100.000,00 TL nin de yazıhane de verileceğini söylemeleri üzerine kabul ederek satış sözleşmesini imzaladığını ve aracın ... adına tescil edildiğini, davalı ile yazıhaneye gittiklerinde geri kalan parayı, yarın vereceğim dediğini o günden sonra davalıya sadece telefon ile ulaşılabildiğini, 17/03/2015 tarihinde kendisine 30/04/2015 vadeli 85.000,00 TL bedelli bono ve 30/07/2015 tarihinde piyasada satın alma diye tabir edilen 45.000,00 TL bedelli çekin verildiğini, ancak karşılıklarının ödenmediğini ileri sürerek, fazla hakları saklı kalarak şimdilik 10.000,00 TL alacak ile 1.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur.
Davalı, davacı ile 165.000,00 TL ye anlaştıklarını, 45.000,00 TL lik müşteri çeki verdiğini ve kendisine bir hafta süre verilmesini istediğini, 1 hafta kadar sonra elden 34.000,00 euro ve banka havalesiyle 70.000,00 TL para verdiğini, ardından aracı, ..."ye borcu karşılığında sattığını, iki gün sonra davacının kendisini arayarak arabanın ucuza gittiğini söyleyerek 50.000,00 TL daha istediğini yoksa senedi ve çeki icraya koyacağını söylediğini, borcu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 10.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminatın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. İki taraf imzalı 17.3.2015 tarihli "sözleşme" başlıklı belgeyi ibraz etmiştir.
Davacı, davalı ile yaptığı araç satış sözleşmesi sonucu kaldığını iddia ettiği alacağı için dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davalı temyiz dilekçesinde, davacıyla aralarındaki araç satış sözleşmesinden doğan alacağına ilişkin ödemelerin yapıldığını belirterek ödeme belgesi sunmuştur. Davalının temyiz aşamasında ibraz ettiği belge ödeme def"i niteliğinde olup her zaman ileri sürülmesi mümkündür. Hal böyle olunca, davalı tarafından ibraz edilen belge üzerinde durularak, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. Bu nedenle verilen karar usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.