
Esas No: 2011/2660
Karar No: 2012/7284
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/2660 Esas 2012/7284 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 506 sayılı Kanun hükümleri kapsamındaki zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı ... Başkanlığı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
506 sayılı Kanun hükümleri kapsamında tescili bulunmayan davacı sigortalının işbu davada istemi, 01.12.2006 – 30.11.2007 tarihleri arasında davalı işveren şirkete ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda, iki tanığın anlatımlarına dayanılarak istem hüküm altına alınmış ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler ile toplanan kanıtlar hüküm kurmaya elverişli değildir.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79’uncu maddesinin onuncu fıkrası olup, anılan Kanunun 6’ncı maddesinde yer alan, sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamayacağı ve vazgeçilemeyeceği yönündeki düzenleme ile anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi göz önünde bulundurulduğunda, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davaların kamu düzeni ile ilgili olduğu ve özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri gerektiği açıktır. Bu bağlamda, hak kayıpları ile gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi ve temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği dikkate alınmalıdır.
Bu bakımdan, aylık prim ve hizmet belgelerinde bildirimleri yapılan sigortalılar tanık sıfatıyla dinlenilmeli, tüm aramalara karşın bu kişilere ulaşılamadığı takdirde bu kez aynı çevrede faaliyet yürüten işyerlerinin işverenleri ve çalışanları yöntemince saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı, belirdiği takdirde tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, davacı ile davalı işveren arasında aynı mahkemede görülmekte olan ... numaralı işçilik alacakları davasından kanıt olarak yararlanılmalı ve toplanan deliller değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulü yönünde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.