17. Hukuk Dairesi 2016/11675 E. , 2019/4506 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması/Saklanması davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacıya ait 34 N 5923 plakalı aracın davalı ... şirketinde genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalandığını, aracın 05.04.2015 tarihinde meydana gelen kazada hasarlandığını, zararın giderilmesi için davalıya 17.04.2015 tarihinde ihbar yapıldığını, sigorta tarafından 13.05.2015 tarihli cevabi yazı ile kaza sırasında aracı kullanan sürücü ..."in yapılan alkol muayenesinde alkollü olduğunun tespit edildiği ve bu nedenle zararın teminat dışında kaldığı gerekçesiyle talebin reddedildiğini, sigorta şirketinin red gerekçesinin dayanağı olmadığını, davacıya ait aracın rayiç değeri ile ilgili olarak rayiç değer durumunu gösterir internet çıktıkları gereği 55.250,00 TL-50.000,00 TL aralığında ilanlarda rayiç değer bulunduğunu, buna göre değer ortalamasının 52.625,00 TL olduğunu, ekspertiz raporunda hasarlı aracın değeri olarak 10.000,00 TL tespit edilmekle bakiye zararın 42.625,00 TL tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 42.625,00 TL kasko sigorta tazminatının 13.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirkete ibraz edilen evrakların incelenmesinden davacıya ait aracın sürücüsü ..."in
08:32 de tutulan alkol raporuna göre 0,59 promil alkollü olduğunu, alkol ölçümünün 5 saat sonra yapıldığını, yeni yasa maddesinin yürürlüğe girdiği 11.06.2013 tarihi sonrasında meydana gelen trafik kazaları için kazanın alkolün etkisi altında yapılmış olması gerektiği şeklindeki yerleşik Yargıtay uygulamalarının dikkate alınmaması gerektiğini, aksi düşünülse dahi 1,00 promil alkolün üstünde sürücülerin araç sürme yeteneği açıkça bozulacak derecede etkilendiğinden başvurunun reddini savunmuştur.
Hakem heyetince talebin kısmen kabulüne, dair verilen karara davacı vekili ve davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine itiraz hakem heyetince davacı vekilinin itirazın kısmen kabulüne, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili ve davalı vekilince temyiz edilmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Yasasının 30/12. maddesi gereği sigorta tahkim komisyonlarının 40.000,00 TL"yi geçmeyen kararları kesindir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir. Davacı vekili, dava dilekçesi ve temyiz dilekçesinde aracın rayiç değerinin emsallere göre en fazla 55.250,00 TL olduğunu kabul etmesine göre davacı yönünden verilen 30.000,00 TL maddi tazminata yönelik karar davacı taraf ve davalı taraf açısından miktar itibariyle kesin niteliktedir. Bu nedenle davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı vekilinin hükmedilen tazminata yönelik temyiz isteminin kararın kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 10/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.