
Esas No: 2021/39838
Karar No: 2022/16348
Karar Tarihi: 30.06.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/39838 Esas 2022/16348 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2021/39838 E. , 2022/16348 K."İçtihat Metni"
KARAR
Suç örgütüne üye olma suçundan sanık ...'nın beraatine dair ... (Kapatılan) 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/12/2012 tarihli ve 2009/261 esas, 2012/310 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 08/10/2021 gün ve 2021/112623 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; "Dosya kapsamına göre, uyuşturucu madde ticareti yapmak ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçlarından şüpheli ... hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 14/06/2009 tarihli ve 2009/52540 soruşturma, 2009/27713 esas ve 2009/1405 sayılı iddianame ile ... 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/164 esas numarasına kayden yapılan yargılamaya başlandığı, daha sonra sanığın yüklenen suçları örgüt faaliyeti çerçevesinde işlediğinden bahisle ... 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 24/06/2009 tarihli ve 2009/164 esas, 2009/220 sayılı kararı ile mahkemenin görevsizliğine karar verildiği, dosyanın gönderildiği ... (Kapatılan) 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/261 esas numarasına kayden yapılan yargılama neticesinde sanığın uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan mahkumiyetine karar verildiği ve bu kararın Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 09/03/2020 tarihli ve 2014/6553 esas, 2020/1676 sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçu yönünden sanığın beraatine karar verildiği, ... 5. Ağır Ceza Mahkemesinin birleşen dosyasında sanık hakkında açılmış bir kamu davası bulunmadığından suç örgütü kurmak ve üye olma suçundan bu defa karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, ancak hükmün üçüncü fıkrasında sanığın suç örgütüne üye olma suçundan beraatine karar verildiği, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 225/1. maddesinde yer alan " Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklindeki hüküm nazara alındığında, sanık hakkında düzenlenen iddianamede bu suça ilişkin olarak bir anlatım bulunmadığı halde, sanık hakkında dava açılmamış bir suçtan beraat hükmü kurulmasında isabet görülmemiştir. " denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2012 gün ve 3/270-88 sayılı kararında belirtildiği üzere; ceza muhakemesi hukukumuzda mahkemelerce bir yargılama faaliyetinin yapılabilmesi ve hüküm kurulabilmesi için, yargılamaya konu edilecek eylemle ilgili, usulüne uygun olarak açılmış bir ceza davası bulunması gerekmektedir. 5271 sayılı CMK’nın 170/1. maddesi uyarınca ceza davası, kural olarak Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenecek bir iddianame ile açılır. Anılan Kanunun 170. maddesinin 4. fıkrasında da; “iddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır” düzenlemesine yer verilmiştir.
CMK'nın 225. maddesinde yer alan; “hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir. Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir” şeklindeki düzenleme gereğince de hangi fail ve fiili hakkında dava açılmış ise ancak o fail ve fiili hakkında yargılama yapılarak hüküm verilebilecektir.
Anılan yasal düzenlemelere göre, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen eylemin dışına çıkılması, dolayısıyla davaya konu edilmeyen fiil veya olaydan dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması yasaya açıkça aykırılık oluşturacaktır.
Öğretide “davasız yargılama olmaz” ve “yargılamanın sınırlılığı” olarak da ifade edilen bu ilke uyarınca, hâkim ancak hakkında dava açılmış bir fiil ve kişi ile ilgili yargılama yapabilecek ve önüne getirilen somut uyuşmazlığı hukuksal çözüme kavuşturacaktır.
İnceleme konusu somut olayda;
1- ... Cumhuriyet Başsavcılığının 29/07/2009 tarih ve 2009/397 soruşturma numaralı iddianamesiyle, sanık hakkında uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma suçundan açılan davanın ... 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/285 esas sayılı dosyasına kaydedilip inceleme konusu dosya ile birleştirme kararı verildiği ve yapılan yargılama sonucunda bahse konu iddianame ile suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan açılmış dava bulunmadığı halde hükmün 3. bölümünde sanığın bu suçtan beraatına karar verilmesi,
2- ... 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 24/06/2009 tarih 2009/264 Esas, 2009/220 sayılı kararı ile sanığın eyleminin TCK'nın 220. maddesinde düzenlenen örgüt faaliyeti kapsamında işlenip işlenmediğinin değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek verilen görevsizlik kararının iddianame yerine geçen belge niteliğinde olduğu ve sanık hakkında TCK'nın 220. maddesinden açılan dava hakkında CMK'nın 223. maddesi gereğince hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden hüküm fıkrasının 4. bendinde "karar verilmesine yer olmadığı" şeklinde karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
Sanık ... hakkındaki suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan verilen ... (Kapatılan) 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/12/2012 tarihli ve 2009/261 esas, 2012/310 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4-b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına,
Dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığı'na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 30/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.