Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6327
Karar No: 2017/1243
Karar Tarihi: 20.02.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/6327 Esas 2017/1243 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı-satıcı ile davacı-alıcı arasında yapılan isim hakkı sözleşmesi sonucunda davacı, davalıdan vadeli senetler karşılığında isim hakkını satın almıştır. Senet bedellerinin tamamının ödendiğini iddia eden davacı, takibe konu senetlerin borçlu olmadığını ve takibin haksız olduğunu belirterek menfi tespit istemiştir. Ancak davalı, senet bedellerinin ödenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davacının senet bedellerini ödediğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Yapılan itiraz sonucunda Yargıtay, davacının ödemelerinin cari hesap alacağına mahsup edilmiş olabileceği gerekçesiyle davanın yeniden görülmesine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri: İçtihat metninde kanun maddesi belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/6327 E.  ,  2017/1243 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin isim hakkını, ... İli ... İlçesi ... Beldesi"nde kullanmak üzere 200.000,00.-TL bedelle satın aldığını, bedelin bir kısmını nakit olarak verdiğini, bir kısmını ise Şubat – Ekim 2013 tarihleri arasındaki aylarda ödenmek üzere sıralı senetler verdiğini, verilen senet bedellerinin tümünün ödendiğini, buna rağmen 25.06.2013 vadeli 15.000,00.-TL bedelli senet ile 25.08.2013 vadeli 15.000,00.-TL bedelli senetlerin tahsili için davalı tarafça ... İcra Müdürlüğü"nün 2013/6696 esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, takibe konu senetlerden dolayı borçlu bulunmadıklarının tespiti ile %40 tazminat ödenmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ile davalı arasında 01.02.2013 tarihli sözleşme imzalandığını ve bu sözleşme gereğince takip ve dava konusu senetler düzenlendiğini, takibe konu senet bedellerinin ödenmediğini, devir dışında da kurulan ilişki çerçevesinde taraflar arasında alacak verecek ilişkisi mevcut olduğunu senetlerin halen davalı müvekkil elinde olmasının bedellerinin ödenmediğini gösterdiğini belirterek davanın reddini ve %20 tazminat ödenmesini istemiştir.
    Mahkemece, ispat yükü kendisinde bulunan davacının takibe konu senet bedellerini ödediğini yazılı delillerle ispat edemediğini, dava dilekçesinde de yemin deliline dayanmadığından ispatlanamayan davanın reddine, ihtiyati tedbir nedeniyle davalının alacağına geç ulaşmasına sebebiyet verildiğinden davalıya %20 tazminat ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, icra takibine konu senetler nedeniyle bedelsizlik iddiasına dayanan menfi tespit istemine ilişkindir. Taraflar arasında 01.02.2013 tarihli isim hakkı sözleşmesi imzalanmış, bu sözleşme uyarınca davacı alıcı, davalı satıcıya peşin ödeme ile birlikte vadeli senetler vermiştir.
    Davaya konu icra takibindeki 25.06.2013 ve 25.08.2013 vadeli toplam 30.000,00.-TL bedeli senetlerin de, bu sözleşme kapsamında verildiği tarafların kabulündedir.
    Davacı senet bedellerini ödediğini iddia ederek, mahkemeye bu senetlerin vadesinden sonraki tarihlere ilişkin ödeme belgeleri sunmuştur. Davalı, ödemelerin varlığını kabul etmiş ancak ödemelerin cari hesap alacağına mahsuben yapıldığını savunmuştur.
    Taraflar arasında başkaca bir akdi ilişki yoksa, vadeden sonra yapılan ödemelerin, mevcut bir borcun ifası amacıyla yapıldığının kabulü gerekir.
    Somut olayda davalı-satıcı, cari hesaptan kaynaklanan alacağının bulunduğunu savunduğundan , bu alacağın varlığına ilişkin olarak kendisine ispat imkanı tanınıp, toplanan delillere göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 20/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi