
Esas No: 2014/10719
Karar No: 2014/25017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/10719 Esas 2014/25017 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Zile Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
Tarihi :26.12.2013
No :2009/398-2013/437
Dava, yersiz ödenen aylıkların tahsili istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi.. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davalı-hak sahibi D.. B..’a, 11.08.1989 tarihinde ölen sigortalı eşi Kanber Baykal üzerinden, 506 sayılı Yasa gereği sigortalının 1955 yılındaki 108 gün SSK hizmeti ve 840 gün de askerlik borçlanması olmak üzere 948 gün üzerinden 01.11.2007 tarihinde ölüm aylığı bağlandığı, ancak daha sonra sigortalının fiilen askerlik yaptığı sürenin 724 gün olarak tespit edilmesi nedeni ile 108 gün SSK hizmeti ile birlikte 900 gün koşulunu sağlamadığından davalının aylığının iptal edildiği ve 23.11.2007-22.12.2009 arasında 13.045,99 TL yersiz aylık nedeni ile borç çıkarıldığı, dosya içerisinde sigortalının 01.05.1984-31.07.1988 ve 01.09.1987- 31.05.1988 arası toplam 4 yıl Bağ-Kur sigortalılığının göründüğü ve bu sigortalılıktan dolayı prim borcunun bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı, 2829 sayılı Kanunun 8. maddesi ile mülga 1479 sayılı Kanunun 41. maddesidir.
2829 sayılı Kanunun 8. maddesi “Birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere; son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanır ve ödenir. Ancak, malullük, ölüm, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa göre yaş haddinden re"sen emekli olma (Ek ibare: 27/1/2000 - 4505/1 md.) süresi kanunla belirlenen vazifelere atanma veya seçilme ve bağlı oldukları kurumun kanunla değiştirilmesi hallerinde ilgililere hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanır.” hükmünü içermektedir.
Davalının eşi sigortalının ölüm tarihinde yürürlükte bulunan 41. maddesi “Ölen sigortalının hak sahiplerine aylık bağlanabilmesi için, sigortalının en az 3 tam yıl sigorta primi ödemiş bulunması şarttır.”
Dava konusu somut olayda; davalı hak sahibinin sigortalı eşinin primi ödenmiş 4 yıl Bağ-Kur sigortalılığı, 108 gün SSK sigortalılığı ve 724 gün askerlik borçlanma süresi bulunmaktadır. Mahkemece; 2829 sayılı Yasanın 8/2 maddesi gereği, sigortalının son sigortalığının 1479 sayılı Yasa kapsamında olması gözetilerek, bu yasanın sigortalının ölüm tarihinde yürürlükte bulunan şekliyle, tahsis talep tarihi itibari ile, sigortalının diğer hizmetleri de dikkate alınarak ölüm aylığı bağlanma koşulları irdelenerek, varlığı halinde başlangıçtan itibaren 1479 sayılı Yasaya göre bağlanması gereken ölüm aylığı miktarı Kurumdan sorulmalı, 506 sayılı Yasaya göre bağlanan aylık tutarı ile karşılaştırılarak varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalıya iadesine, 28.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.