8. Hukuk Dairesi 2015/24199 E. , 2016/1193 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... 16. İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Borçlu vekili, müvekkili Kurum aleyhine 6352 sayılı Kanun"un 38.maddesi ile değişik, 5502 sayılı Kanun"un 36.maddesinde belirtilen, idari başvuru yolu kullanılmaksızın, ilamlı icra takibi başlatılmasının kanuna aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek, takibin iptaline karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiş, hüküm alacaklı ve borçlu vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
İİK"nun 18. maddesinde; İcra Mahkemesi"ne arz edilen hususlarda basit yargılama usulü uygulanır. Şu kadar ki, talep ve cevaplar dilekçe ile olabileceği gibi icra mahkemesine ifade zaptettirmek suretiyle de olur. Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasını ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder; duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir.
Somut olayda; Mahkemece duruşma yapılmadan dosya üzerinden karar verilmiştir. Ancak temyiz dilekçesine eklenen belge ile borçlu Kuruma başvuru yapıldığı iddia edilmektedir. Mahkemece, duruşma açılıp, tarafların delil ve belgeleri toplanarak oluşacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile evrak üzerinden karar verilmesi isabetli değildir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA bozma neden ve şekline göre borçlu vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.