
Esas No: 2019/5584
Karar No: 2019/18050
Karar Tarihi: 03.10.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2019/5584 Esas 2019/18050 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, yıllık izin, aylık ücret, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile sosyal haklardan kaynaklanan alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu alacak taleplerinin haksız olduğunu ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur.
Bozmaya uyan Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak,taraflar arasındaki iş ilişkisine 4857 sayılı İş Kanunu’nun 4/b maddesi uyarınca İş Kanunu’nun uygulanamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Öncelikle, taraflar arasındaki ilişkinin İş Kanunu kapsamında bulunmadığının kabul edilmesine göre, davanın reddine dair hüküm sonucu tesis edilmesi hatalı olmuştur. Mahkemenin, davaya “iş mahkemesi sıfatıyla” bakan asliye hukuk mahkemesi olduğu nazara alındığında, taraflar arasındaki iş ilişkisine, İş Kanunu’nun uygulanmayacağının kabul edilmesi ihtimalinde, tesis edilecek bir ara karar ile “iş mahkemesi sıfatı” kaldırılarak, davaya genel hükümlere göre bakılması gereklidir.
Dairemizin bozma kararı sonrasında Mahkemece yapılan araştırmaya göre davacının iş kazası sonrası alınan istirahat raporundan sonra fiili çalışmasının bulunmadığının kabulü yerindedir.Ancak bozma kararında da belirtildiği üzere davacının tüm dönem çalışmasının İş Kanunu kapsamında bulunmadığı sonucuna ulaşılmasına rağmen bir ara karar ile “iş mahkemesi sıfatı” kaldırılarak, davaya genel hükümlere göre devam edilmesi gerektiği halde Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.