Edirne Ceza Kararları - Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6023 Esas 2019/1253 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6023
Karar No: 2019/1253
Karar Tarihi: 26.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6023 Esas 2019/1253 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, suçun silahlı terör örgütüne üye olma olduğu belirtilmiştir. 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 53, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet hükmüne uygun olarak yargılama süreci işlemiştir. Mahkeme kararında, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu ifade edilmiştir. Sonuç olarak, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin yerinde görülmediği ve temyiz davasının esastan reddedilmesine karar verildiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır:
- 314/2: Silahlı terör örgütüne üye olmak
- 3713 sayılı Kanunun 5: Terörle Mücadele Kanunu
- TCK’nın 53: Alt sınırı ağır olan suçlarda cezanın indirilemeyeceği hükümleri
- TCK’nın 58/9: Ceza artırım nedenleri
- TCK’nın 63: İçtima halinde ceza verilmesi

16. Ceza Dairesi 2018/6023 E. , 2019/1253 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 53,
58/9 ve 63. maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sürecindeki usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 26.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.