
Esas No: 2022/5108
Karar No: 2022/12616
Karar Tarihi: 18.05.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/5108 Esas 2022/12616 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Kararda, şüphelinin sosyal medya üzerinden müşteki hakkında hakaret suçu işlediği iddiasıyla yürütülen soruşturmanın, müştekinin şikayeti üzerine başlatıldığı ve şikayetin süresinde yapıldığı ancak kolluk marifetiyle şüphelinin kimlik bilgilerinin tespit edilmediği ve savunması alınmadan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği belirtilmektedir. Hukuki değerlendirmede, suç ihbarı veya şikayeti üzerine soruşturma yürüten Cumhuriyet Savcısının kamu davası açılması için yeterli delil toplama ve değerlendirme yükümlülüğü olduğu, şikayet süresinde yapılan şikayetlerde şikayetin süresine uyulduğu takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılabileceği ifade edilmiştir. Ayrıca, suçun işlendiğine dair yeterli şüphenin oluşması koşuluyla kovuşturma yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: CMK'nın 160. maddesi, 170. maddesi, 172. maddesi, TCK’nın 73. maddesi.
"İçtihat Metni"
KARAR
Sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 18/12/2019 tarihli ve 2019/197708 soruşturma, 2019/116830 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine dair merci ... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 10/02/2020 tarihli ve 2020/1379 değişik ... sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında; "5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 73. maddesinde yer alan (1) Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikayette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamaz." şeklindeki ve 131. maddesinde yer alan “(1) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır." şeklindeki düzenlemeler ile,
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 15/03/2021 tarihli ve 2021/1361 esas, 2021/9218 karar sayılı ilâmında yer alan, "... müştekinin şikayeti üzerine başlatılan soruşturmada, söz konusu sosyal medya hesabı ile ilgili açık kaynak araştırması yaptırılması, şüphelilerin kimlik bilgilerinin kolluk marifeti ile tespitinin sağlanması, tespiti durumunda savunmalarının alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken etkin soruşturma yapılmadan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi...hukuka aykırı bulunduğundan kanun yararına bozma talebinin kabulüne..." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,
Dosya kapsamına göre, müşteki ... hakkında facebook isimli sosyal paylaşım sitesinde paylaşılan videonun altına, şüpheli ... isimli facebook kullanıcısı tarafından ''gavat şimdi atsana yazar kasayı oysunlar seni rahmetli ... gibi dürüst devlet adamı bulamassın" şeklindeki yorum dolayısıyla şikayetçi olunması üzerine başlatılan soruşturma neticesinde, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma sonucunda müşteki vekilinin iddiasına konu hakaret eyleminin 6 aylık şikayet süresine tabi olduğu, eylemin gerçekleştiği tarih ile şikayet tarihi arasında 6 aylık sürenin dolduğu, şikayetin yasal süresi içerisinde yapılmadığından bahisle şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;
Şüpheli tarafından sosyal medya paylaşımının şikayet tarihi olan 10/12/2019'dan 2 yıl önce yapıldığı, paylaşımın yapıldığı günün belirlenemediği, müşteki vekilinin anılan paylaşımın 15/10/2019 tarihinde öğrenildiğini şikayet dilekçesinde beyan ettiği, şikayetin ise 10/12/2019 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla, hakaret eylemine ilişkin paylaşımın 15/10/2019 tarihinden önce öğrenildiğine ilişkin dosyada herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı gibi şikayet üzerine açık kaynak araştırması yaptırılması, şüphelinin kimlik bilgilerinin kolluk marifeti ile tespitinin sağlanması, tespiti durumunda savunmasının alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken ayrıca şikayetin süresinde yapıldığı gözetilmeden, itirazın bu yönlerden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
CMK'nın 160. maddesinin 1. fıkrasında, "Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar." 2. fıkrasında, "Cumhuriyet Savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür." 170. maddesinin 2. fıkrasında, “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler." 172. maddesinin 1. fıkrasında, “Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir.” hükümleri düzenlenmiştir.
Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı itiraz üzerine inceleyen mahkeme, kamu davası açılması için yeterli delil bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli delil bulunması durumunda itirazın kabulüne veya eksik soruşturma nedeniyle soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir.
CMK'nın 170/2. maddesine göre kamu davası açılabilmesi için soruşturma aşamasında toplanan delillere göre suçun işlendiğine dair yeterli şüphe bulunması gerekir. Suç ihbar veya şikayeti yoluyla soruşturma yaparak maddi gerçeğe ulaşma yükümlülüğü ve yetkisi bulunan Cumhuriyet Savcısı, soruşturma sonucunda elde edilen delilleri değerlendirerek kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli şüphe olup olmadığını takdir edecektir. Ancak soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısının delil değerlendirmesiyle, kovuşturma aşamasında hakimin delilleri değerlendirmesi birbirinden farklı özelliklere sahiptir. CMK'nın 170/2. maddesine göre soruşturma aşamasında toplanan deliller kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturup oluşturmadıkları çerçevesinde incelemeye tabi tutulurken, kovuşturma aşamasında, isnad edilen suçun işlenip işlenmediği hususunda mahkumiyete yeter olup olmadığı ve tam bir vicdani kanaat oluşturup oluşturmadığı çerçevesinde değerlendirilmektedir.
Ayrıca TCK’nın 73. maddesinde, "(1) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikâyette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamaz.
(2) Zamanaşımı süresini geçmemek koşuluyla bu süre, şikâyet hakkı olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği günden başlar." hükümlerine yer verilmiştir.
İncelenen somut olayda, müştekinin ... Cumhuriyet Başsavcılığına 10/12/2019 tarihinde suç duyurusunda bulunduğu, dilekçesinde şüphelinin eylemlerini 15/10/2019 tarihinde öğrendiğini belirtmesi ve dosya içerisinde bulunan facebook çıktısının alındığı tarihin 04/07/2019 olduğunun anlaşılması karşısında, müştekinin 6 aylık şikayet süresi içinde şüpheliden şikayetçi olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenlerle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar ve bu karara yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- ... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 10/02/2020 tarihli ve 2020/1379 değişik ... sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 18/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.