15. Ceza Dairesi 2020/581 E. , 2020/8509 K.
"İçtihat Metni"Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 04/06/2018 tarihli ve 2018/52048 soruşturma, 2018/80011 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına dair İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararını müteakip, yeniden yapılan soruşturma evresi sonunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 30/01/2019 tarihli ve 2018/168602 soruşturma, 2019/14707 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/1703 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/12/2019 gün ve 94660652-105-34-17886-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24/12/2019 gün ve 2019/130516 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
1- İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğince, soruşturma konusu olaya ilişkin bilirkişi raporu alınmadan etkin soruşturma yapılmadığından bahisle itirazın kabulü ile kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 6545 sayılı Kanun"un 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” şeklindeki düzenleme karşısında, Sulh Ceza Hâkimliğince soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi ve Cumhuriyet savcılığınca söz konusu bu hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra şüpheli hakkında itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, doğrudan kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ortadan kaldırılmasına karar verilmesinde,
2- İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/1703 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararının yukarıda alınan gerekçe dikkate alındığında soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi ve Cumhuriyet savcılığınca söz konusu bu hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra şüpheli hakkında itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği cihetle, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yeniden yapılan soruşturma sonunda 30/01/2019 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, Cumhuriyet savcılığı tarafından ilgili eksiklikler giderildikten sonra daha önceden soruşturmanın genişletilmesine karar veren merciince itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği, kesin nitelikteki İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararının olağanüstü kanun yolu olan kanun yararına bozma yolu ile bozulmadan yeniden verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine karar verilmesinin hukuka uygun olmadığı anlaşıldığından, anılan gerekçe ile itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi gereğince İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararı ile İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/1703 değişik iş sayılı kararının bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1- İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğince, soruşturma konusu olaya ilişkin bilirkişi raporu alınmadan etkin soruşturma yapılmadığından bahisle itirazın kabulü ile kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 6545 sayılı Kanun"un 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” şeklindeki düzenleme karşısında, Sulh Ceza Hâkimliğince soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi ve Cumhuriyet savcılığınca söz konusu bu hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra şüpheli hakkında itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, doğrudan kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ortadan kaldırılmasına karar verilmesi
2- İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/1703 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararının yukarıda alınan gerekçe dikkate alındığında soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi ve Cumhuriyet savcılığınca söz konusu bu hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra şüpheli hakkında itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği cihetle, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yeniden yapılan soruşturma sonunda 30/01/2019 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, Cumhuriyet savcılığı tarafından ilgili eksiklikler giderildikten sonra daha önceden soruşturmanın genişletilmesine karar veren merciince itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği, kesin nitelikteki İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararının olağanüstü kanun yolu olan kanun yararına bozma yolu ile bozulmadan yeniden verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine karar verilmesinin hukuka uygun olmadığı anlaşıldığından, anılan gerekçe ile itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesi nedenleriyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/07/2018 tarihli ve 2018/1940 değişik iş sayılı kararının ve İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/1703 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 21/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.