
Esas No: 2017/2830
Karar No: 2021/3583
Karar Tarihi: 16.03.2021
Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/2830 Esas 2021/3583 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkeme :ADANA 3. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç :Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma
Hüküm :Mahkumiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A. Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde :
Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişikliklerin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
B. Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde :
1-Sanık hakkında 22.03.2014 tarihli suçtan dolayı 24.03.2014 tarihli iddianame ile temyiz konusu bu davanın açıldığı, 21.02.2014 tarihli aynı suç nedeniyle 09.06.2014 tarihli iddianame ile açılan dava üzerine Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesince 25.02.2016 tarihli 2014/227 Esas ve 2016/56 Karar sayılı mahkumiyet kararı ile sanığın 7 yıl hapis ve 5.000 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına hükmolunduğu, bu hükmün Yargıtay (Kapatılan) 20. Ceza Dairesi"nin 04.03.2020 tarihli 2018/ 3415 Esas ve 2020/1567 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, eylemler arasında hukuki kesintinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Temyize konu 22.03.2014 tarihli suç ile kesinleşen davaya konu 21.02.2014 tarihli suçun, "bir suç işleme kararının icrası kapsamında" işlenip işlenmediğinin ve buna bağlı olarak belirtilen suçların zincirleme suç oluşturup oluşturmadığının tartışılarak belirlenmesinde, zincirleme suç oluşturduğunun saptanması durumunda, bunlardan en ağır sonuç doğuran suç esas alınarak tayin edilecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesi gereğince artırılmasında ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunmasına”, aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına” karar verilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi,
2-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
3-Adana Kriminal Polis Laboratuvarınca suç konusu uyuşturucu maddeden alınan şahit numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin 6. ve 7. fıkraları gereğince "cezanın infazından sonra" denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ile "şartla tahliyesini takiben" denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi, ayrıca tekerrüre esas mahkumiyet kararının karar numarasının "2007/188" yerine "2007/180" olarak yanlış yazılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 16.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.