MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1) Nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK 158/1-f-son, 62, 52, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet (ayrı ayrı)
2) Resmi belgede sahtecilik suçundan; TCK 204/1, 62, 51, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet (ayrı ayrı)

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Toptan gıda satışı ile uğraşan ve aynı zamanda baba oğul olan sanıkların, market işleten ve yargılama sırasında vefat eden katılan ...’e satacaklarını vadettikleri mallar karşılığı olarak, ....’in keşide ettiği Halkbank .... Şubesine ait, 14.01.2009 keşide tarihli, 7500 TL bedelli suça konu çeki aldıkları, ancak edimlerini yerine getirmemelerine rağmen çekin keşide tarihinin ay kısmındaki “1” rakamını “7” yapmak suretiyle tahrif ederek aldıkları araba karşılığında diğer katılan ...’e ciro edip verdikleri, .... tarafından bankaya ibrazında çekin karşılığının bulunmadığının tespit edildiği, sanıkların bu surette hileli eylemlerle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia ve kabul olunduğu somut olayda, sanıkların savunmaları, katılanların beyanları, kriminal inceleme raporları, banka yazı cevapları, Yargıtay bozma ilamı ile tüm dosya kapsamına göre; sanıkların aldıkları araç karşılığında suça konu çeki katılan ...’e verdikleri, aracın kaydının resmi olarak .... isimli kişi üzerinde olduğu, bu hususun katılan ... tarafından da beyan edildiği, sanıkların aracın devrinin yapılamaması nedeniyle araç bedelini de ödemediklerini savundukları, temyiz dilekçelerine ekli olarak sunulan belgelerden hüküm tarihinden önce 31/05/2016 tarihinde noter satış sözleşmesi yapıldığının ve araç bedelinin peşin alındığının sözleşmede yazılı olduğunun anlaşılması karşısında, zararın tamamen veya kısmen giderilip giderilmediği araştırılarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 21/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.