Abaküs Yazılım
Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2020/635
Karar No: 2021/257
Karar Tarihi: 05.04.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/635 Esas 2021/257 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/635 Esas
KARAR NO : 2021/257



DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/12/2020
KARAR TARİHİ : 05/04/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 07/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dilekçesinde; 27/06/2018 tarihinde dava dışı araç sürücülerin sevk ve idaresindeki ... plakalı araç ile ... plakalı araçların çarpışması sonucu çift taraflı maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu kazada ... plakalı aracın asli kusurlu olduğunu, araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin kalıcı şekilde sakatlandığını ve sürekli iş göremez hale geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sürekli iş göremezlik tazminatı tuarı olarak şimdilik 100,00 TL, geçici iş göremez kalması nedeniyle şimdilik 100,00 TL ve bakıma muhtaç kalması nedeniyle şimdilik 100,00 TL olmak üzere toplam 300,00 TL'nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkilinin adresinin İstanbul ili yargı sınırları içinde bulunduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının sigortalının çocuğu olduğunu, genel şartlar gereğince tazminat hakkının bulunmadığını, kabul manasında olmamak üzere dosyanın kusur oranlarının tespiti açısından dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi gerektiğini, davacıya SGK tarafından rücuya tabi daimi iş göremezlik ödeneğinden bir ödemenin yapılıp yapılmadığı veya gelir bağlanıp bağlanmadığının araştırılması gerektiğini, müvekkilinin geçici iş göremezlik zararından sorumlu olmadığını, tazminatın belirlenirken asgari ücretin baz alınması ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü dava tarihinde muaccel hale geldiğinden davacının temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi yönündeki taleplerinin reddinin gerektiğini belirterek haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; davalı ... şirketince ZMMS ile sigortalı araç içerisinde yolcu olarak bulunmaktayken aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında yaralandığında bahisle davacının sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri tazminatı istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmiştir.
MAHKEMEMİZİN YETKİSİNİN DEĞERLENDRİLMESİ:6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Genel yetkili mahkeme başlıklı 6/1. maddesi "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir." hükmünü, Haksız fiilden doğan davalarda yetki başlıklı 16/1. maddesi "Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir." hükmünü içermektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun Görevli ve Yetkili Mahkeme başlıklı 110/2. maddesi "Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir." hükmünü; Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının Arabulucuya Başvuru ve Yetkili Mahkeme başlıklı C.7. maddesinin ikinci fıkrası "Sigortacının başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, hak sahibi sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinde, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde ya da zarar görenin ikametgâhının bulunduğu mahkemede dava açılabileceği gibi uyuşmazlığın çözümü için Sigorta Tahkim Komisyonuna da başvurabilir." hükmünü içermektedir.
Tüm dosya kapsamı ve açıklanan hükümler birlikte değerlendirildiğinde, davacının adresinin Kemalpaşa/İZMİR olduğu, kazanın Kayseri ili, Pınarbaşı ilçesinde meydana geldiği, kazaya karışan aracın sigorta poliçesinin İzmir ili, Bornova ilçesinde bulunan acente tarafından düzenlendiği, davalı sigortanın genel merkezinin İstanbul ili olduğu, Ankara ilinde şubesi bulunduğuna ilişkin dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 40. maddesi uyarınca her tacirin ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline, şubelerini ise bulundukları yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirmesinin gerektiği, gerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda, gerek 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda, gerekse 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda bölge müdürlüğünün yetkisine dair herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 142. maddesinde ise mahkemelerin görev ve yetkilerinin ancak kanunla düzenleneceğinin belirlendiği, davacının kanunda sayılan yetkili mahkemelerden herhangi birisinde davasını açmadığı, yetkili mahkemeyi seçme hakkının bu hali ile davalıya geçtiği ve davalının dava dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren süresi içerisinde usulüne uygun şekilde yetki itirazında bulunduğu anlaşıldığından İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunun kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur (Ankara BAM 26. HD 11/07/2019 tarih, 2019/582 e, 2019/1307 k; 09/05/2019 tarih, 2019/1196 e, 2019/909 k).

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1)HMK'nin 116/1-a maddesi uyarınca süresi içinde yapılan yetki itirazının KABULÜ ile MAHKEMEMİZİN YETKİSİZLİĞİNE,
2) Davaya bakmakla yetkili mahkemenin İSTANBUL ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
3) Kararın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın İSTANBUL ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
4) (a) Süresi içinde yapılan başvuru yapılması ve dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde HMK'nin 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin yetkili mahkeme tarafından hüküm altına alınmasına,
(b) Süresi içinde başvuru yapılmaması halinde ise HMK'nin 20/1-son cümlesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine ve yargılama giderlerinin verilecek ek kararda hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/04/2021

Katip ...
¸


Hakim ...
¸






Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi