Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9035
Karar No: 2018/511
Karar Tarihi: 23.01.2018

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/9035 Esas 2018/511 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


İcra Hukuk Mahkemesi'nin vermiş olduğu kararda, borçlu müvekkilin hakkında gönderilen haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz edilmesine rağmen itiraz dilekçesi gözardı edilerek borç muhtırası gönderildiği belirtilmiştir. İİK'nun 89. maddesinde yer alan prosedüre göre, borçlu olan şahıs borcunu ancak icra dairesine ödeyebileceği ve takip borçlusuna yapılan ödemenin geçerli olmayacağına dair bildirim yapılması gerekmektedir. Bununla birlikte, üçüncü kişi nezdinde borçlu müvekkilin doğmuş veya doğacak alacağına dair herhangi bir beyan olmadığı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca, İİK'nun 78. maddesi gereği, doğrudan haciz müzekkeresi gönderilmek suretiyle borçluya ait hak ve alacaklar üzerine haciz konulması halinde, icra müdürlüğünce gönderilen borç muhtırasının usulsüz olduğu belirtilmiştir. Kararda, İİK'nun 89 ve 78. maddeleri detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
12. Hukuk Dairesi         2017/9035 E.  ,  2018/511 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Şikayetçi vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda; icra dosyasından müvekkiline İİK"nun 89/1. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz etmelerine rağmen, itiraz dilekçesi dikkate alınmadan borçlu sıfatıyla müvekkiline borç muhtırası gönderildiğini ileri sürerek borç muhtırasının iptalini talep ettiği, mahkemece, şikayetçiye gönderilen 31.03.2015 tarihli müzekkere ve şikayetçinin 06.11.2013 tarihinde icra dosyasına sunduğu yazı dikkate alınarak bu yazının haciz ihbarnamesine itiraz mahiyetinde değerlendirilemeyeceği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
    İİK"nun 89. maddesinde; “Hamiline ait olmayan veya cirosu kabil bir senetle müstenit bulunmayan alacak veya sair bir talep hakkı veya borçlunun üçüncü şahıs elindeki taşınır bir malı haczedilirse icra memuru; borçlu olan hakiki veya hükmi şahsa bundan böyle borcunu ancak icra dairesine ödeyebileceğini ve takip borçlusuna yapılan ödemenin muteber olmadığını veya malı elinde bulunduran üçüncü şahsa, bundan böyle taşınır malı ancak icra dairesine teslim edebileceğini, malı takip borçlusuna vermemesini, aksi takdirde malın bedelini icra dairesine ödemek zorunda kalacağını bildirir (Haciz ihbarnamesi). Bu haciz ihbarnamesinde, ayrıca 2, 3 ve 4 üncü fıkra hükümleri de üçüncü şahsa bildirilir.
    Üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmeye mecburdur.
    (Değişik üçüncü fıkra: 17/7/2003-4949/22 md.) Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir.....” düzenlemesi yer almaktadır.
    Borçlunun, üçüncü kişi nezdinde ileride doğması muhtemel alacaklarının haczi ise, ancak İİK"nun 78. maddesi kapsamında gönderilecek haciz yazısı ile mümkündür.

    İİK"nun 78. maddesi gereği üçüncü kişiye doğrudan haciz müzekkeresi gönderilmek suretiyle, borçluya ait hak ve alacaklar üzerine haciz konulması halinde, üçüncü kişi tarafından yapılması gereken, borçluya ait hak ve alacak var ise haciz gereği işlem yapmak, yok ise haczedilecek mal ve hak bulunmadığını icra dairesine bildirmektir. İİK."nun 89. maddesinden farklı olarak, üçüncü kişinin, doğrudan İİK"nun 78. maddesine göre istenen haciz nedeniyle anılan işlemlerin dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, haciz yazısına cevap verilmemesi halinde üçüncü kişi nezdinde kesinleşen bir alacak yoktur.
    Somut olayda, şikayetçiye 05.12.2013 tarihinde İİK"nun 89/1.maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği, şikayetçinin bu haciz ihbarnamesine yasal süresi içinde 09.12.2013 tarihli dilekçesi ile "borçlunun taahkuk etmiş bir alacağının bulunmadığı" belirtilmek suretiyle itiraz edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda İİK"nun 89. maddesi prosedürüne göre, borçlunun 3.kişi şikayetçi nezdinde doğmuş bir hak ve alacağının varlığından söz edilemez.
    Öte yandan, şikayetçi tarafından icra dosyasına sunulan 06.11.2013 tarihli dilekçe içeriğinde; “11063327 numaralı hasar dosyası kapsamında sigortalı ..."na herhangi bir ödeme yapılmadığının, tazminat ödemesi talebine haciz konulduğu”nun bildirildiği anlaşılmıştır. Bu dilekçe içeriğinden, şikayetçi 3.kişi tarafından, borçlunun kendisi nezdinde doğmuş ve doğacak bir hak ve alacağının varlığının kabul edilmediği, borçlunun tazminat ödemesi talebinden söz edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda, İİK"nun 78. maddesi uyarınca da, borçlunun şikayetçi 3.kişi nezdinde doğmuş veya doğacak bir hak ve alacağının varlığından söz edilemeyeceğinden, icra müdürlüğünce şikayetçiye borç muhtırası gönderilmesi usulsüzdür.
    O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile şikayetçiye gönderilen borç muhtırasının iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi