10. Ceza Dairesi 2017/2208 E. , 2019/2676 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme :Çocuk Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra, yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olmasının, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğu, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin kesinleşmesini müteakip, infazı ile ilgili 14/12/2010-20/07/2011 tarihleri arasında geçen süre ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 08/05/2012 tarihinden ikinci suçun işlendiği 04/07/2013 tarihine kadar geçen sürelerde zamanaşımının durduğu hususları dikkate alınarak yapılan incelemede;
Sanık hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlamak amacıyla, Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğü tarafından, usulüne uygun şekilde tebliğ edilen uyarılı davetiyeye rağmen; sanık, başvuruda bulunmadığı ve infaza hiç başlamadığı için, tebliğnamede bahsedilen ve infaz edilememe işlemleri bittikten sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik TCK"nın 191/4 (a) maddesindeki "ısrar" koşulunun olayda uygulama yeri bulunmadığı, sonradan yürürlüğe giren bu kuralın infaza başlandıktan sonraki dönemle ilgili olduğu ve 28/06/2014 tarihinden sonra başlanacak infaz işlemlerinde uygulanabileceği, ayrıca infaz usulündeki değişikliklerin geriye doğru yürütülemeyeceği,
6545 sayılı Kanunla TCK"nın 191. maddesinde yapılan değişikliklerin yürürlüğe girdiği 28.06.2014 tarihinden sonra yapılan infaz işlemlerinde, ilk uyarılı başvuru davetiyesinin tebliği üzerine, müracaatta bulunmayanlar için ikinci kez uyarılı başvuru davetiyesi gönderilebileceği,
28.06.2014 tarihinden önce ise, ne ilgili yönetmeliklerde, ne de TCK"nın 191. maddesinde ilk uyarılı başvuru davetiyesini aldıktan sonra 10 gün içerisinde kuruma başvurmayanların ikinci kez davetiye gönderilerek uyarılacaklarına dair bir hüküm bulunmadığı,
Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infaz işlemleri, infazın yapıldığı tarihteki kurallara göre yapılacağından, sanığın 10 gün içerisinde infaz için başvuruda bulunmaması nedeniyle yapılan kaydın kapatılması işleminin, tebligatın yapıldığı 31/05/2011 tarihinde uygulanan ve 03/07/2005 tarihli ve 5402 sayılı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanununun 27. maddesi uyarınca hazırlanıp 18.04.2007 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren, Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Yönetmeliği"nin 83/1 - 2 ve 121. maddelerine uygun olduğu,
Dikkate alınarak tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Hükmün açıklanması şartlarının oluştuğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 13/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.