1. Hukuk Dairesi 2017/1281 E. , 2020/4582 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, dava konusu 477 ve 1101 parsel sayılı taşınmazlardaki 2/15’şer payları dava dışı ...’den satın aldığını, paydaş olan davalı ...’in ... aleyhine açtığı ( ...’ın iktisabı nedeniyle ) şuf’a davası neticesinde davanın kabulüne karar verildiğini ve davalı ...’in mahkeme kararına dayalı olarak çekişmeli payları adına tescil ettirdiğini, ne var ki tescil diğer davalı ... müdürlüğünün hata yaparak payların artık ... adına kayıtlı olmadığını dikkate almadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı ..., mahkeme kararına uygun olarak çekişmeli taşınmazlardaki payları adına tescil ettirdiğini, davacının haksız ve kötüniyetli olduğunu, şuf’a davası sırasında davalı ...’ın davayı kaybedeceğini anlayınca payları dava dışı ...’e devrettiğini, ...’in de davaya dahil edilmeden davanın neticelendirildiğini, ... ve ...’in birlikte hareket ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında ölümü üzerine dava mirasçıları tarafından takip edilmiştir.
Davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin karar, Dairece; ‘’ Bilindiği üzere; tapu sicil müdürlükleri bir mahkeme kararı olamaksızın tapu kayıtlarında değişiklik yapamazlar. Eldeki davada da ... şufa davasında taraf olmadığı için Tapu Sicil Müdürlüğünce ilamın infaz edilmesi doğru değildir. Ne varki; davalı ... şufa davasının davalısı ... tarafından ..."e yapılan temlikin şufa hakkını bertaraf etmek amaçlı olduğu yolunda savunma getirdiğine göre bu savunmasının üzerinde durulması zorunludur. Hal böyle olunca, şufa davasının davalısı ..."ın paydaş ..."in şufa hakkını bertaraf etmek amacıyla söz konusu temliki yapıp yapmadığı üzerinde durulması, bu yönde bildirilecek delillerin toplanması, ... ve ..."in el ve işbirliği içinde hareket ettiklerinin saptanması halinde davanın kabul edilmesi, aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerekirken savunma üzerinde durulmaksızın, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan karar verilmiş olması doğru değildir. ‘’ gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davacı ... ile dava dışı ...’ın birlikte hareket ettikerinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, Tapu Müdürlüğü vekili ile ... v.d. vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 29.09.2020 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden dahili davalılar ... v.d. vekili Avukat Ömer Aras, davalı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Tapu Müdürlüğü ve ... ve diğerlerinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.01.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 2.540.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edenden alınmasına ve aşağıda yazılı 409.48. TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davalı ... Müdürlüğünden harç alınmasına yer olmadığına, 29.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.