
Esas No: 2020/1652
Karar No: 2022/8745
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/1652 Esas 2022/8745 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Mahkeme, tehdit suçuyla ilgili olarak verilen mahkumiyet hükmünün bozulması üzerine yapılan temyizi görüştü. Dosyayı inceledikten sonra, uzlaştırmacının işlemlerinin usule uygun yapılmadığı ve sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu sonucuna vardı. Bu nedenle, hükmün bozulmasına karar verildi ve dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine karar verildi. Kanun maddeleri arasında, CMK'nın 253. maddesinin dördüncü fıkrası, 231. maddesi ve 251. maddesi yer almaktadır. Ayrıca, 6545 sayılı Kanun'un 72. maddesi ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu da kararda belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1) CMK'nın 253. maddesinin dördüncü fıkrasında, büro tarafından görevlendirilen uzlaştırmacının, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunacağı, uzlaştırmacının, uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabileceği düzenlenmiş, şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin, kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde teklifi reddetmiş sayılacağı belirtilmiştir. Eğer uzlaştırmacı taraflara ulaşamamış ise ancak açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla uzlaşma teklifinde bulunabilecektir. Uzlaştırmacının tarafların bulunduğu yerdeki uzlaştırma bürosuna talimat yazma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Uzlaştırmanın yargı işlemi niteliğinde olduğu nazara alındığında anılan fıkrada sözü edilen açıklamalı tebligat, kazai mercilerce yapılacak tebligatı düzenleyen 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacak olan tebligattır ve normal posta yoluyla bu işlem gerçekleştirilemeyecektir. Açıklamalı tebligat ya da istinabe işlemi ancak uzlaştırmacıya görev veren uzlaştırma bürosu aracılığıyla yerine getirilebilecektir.
Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebliğ yapması, tebligatın iade gelmesi durumunda bu defa muhatabın MERNİS adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğe çıkarılması gerekmektedir.
Bu açıklamalar karşısında, uzlaştırmacı tarafından mağdura yapılan uzlaşma teklifine ilişkin davetiyenin mağdurun dosyada bilinen son adresi yerine doğrudan MERNİS adresine Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesi üzerine, usulüne uygun tebliğ işlemi yapılmadan, mağdurun uzlaştırma görüşmelerine katılmayı kabul etmemiş sayıldığından uzlaştırmanın gerçekleşmediğine ilişkin rapor düzenlenmesi karşısında, bu haliyle uzlaştırma işlemlerinin usule uygun şekilde yapılmadığı gözetilmeksizin yargılamaya devamla sanığın mahkumiyetine hükmolunması,
2) Kabule göre de,
a- 6545 sayılı Kanun’un 72. maddesiyle, CMK’nın 231/8. maddesinde yapılan değişikliğin suç tarihi itibariyle yürürlükte olmaması nedeniyle, CMK'nın 231. maddesinin uygulanmasına engel mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, "CMK'nın 231/8 maddesi uyarınca daha önceden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlardan birinin Türk Ceza Kanununun 86/3-a olduğu ve uzlaşmaya tabi olmadığı göz önüne alınarak Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına” şeklindeki kanuni olmayan gerekçeyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b- Yargıtay ... Ceza Dairesinin 19/01/2017 tarihli kararı ile hükmün sanık lehine bozulması karşısında, bozma sonrası yapılan yargılama giderlerinin sanığa yükletilemeyeceği gözetilmeden, sanıktan tahsiline karar verilmesi,
c- 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesiyle değişik CMK’nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK’ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 esas, 2021/4 sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren suç yönünden Anayasa’nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 7 ve CMK’nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ...’un temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.