
Esas No: 2021/43110
Karar No: 2022/8342
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/43110 Esas 2022/8342 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Sanık, bir tarla anlaşmazlığı sonucu, katılanın hasat edilmiş yulaflarını yakarak zarar verdiği ve öncesinde yine katılanı tehdit ettiği için tehdit ve mala zarar verme suçlarından Asliye Ceza Mahkemesi tarafından cezalandırıldı. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, sanığın tehdit suçu yerine malvarlığına yönelik bir kastla hareket ettiği için sadece mala zarar verme suçundan cezalandırılması gerektiği ve tehdit suçu için beraat kararı verilmesi gerektiği yönündeki düşüncesini belirtti. Bu nedenle, Yargıtay 4. Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanığın tehdit suçu yönünden beraat etmesine ve sadece mala zarar verme suçu yönünden cezalandırılmasına karar verildi. Kararda, tehdit ve mala zarar verme suçlarının kanunları da açıklayıcı bir şekilde yer almaktadır. Tehdit suçu, TCK'nın 106/1. maddesiyle düzenlenmiş olup, bir başkasını hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceği bahanesiyle tehdit eden kişinin altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. Malvarlığına yönelik tehdit durumunda ise altı aya kadar hapis veya adli para cezası verilmektedir. Mala zarar verme suçu ise TCK'nın
"İçtihat Metni"
KARAR
Tehdit suçundan sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 106/1. maddesinin ikinci cümlesi, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 500,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair, ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin ... tarihli ve ... sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında;
"Dosya kapsamından, sanığın katılanı otları yakacağından bahisle tehdit ettiği, sonrasında katılana ait hasat edilmiş yulafı ateşe verdiği, tehdit olayının mala zarar verme kastını ortaya koyduğu, sanığın mala zarar verme eylemini de gerçekleştirdiği, bu durumda sanığın sözlerinin mala zarar verme eylemine ilişkin olduğu, müstakil olarak tehdit suçunu oluşturmayacağından bahisle beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli ... gün ve ...sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ olunur." denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
TCK'nın 106/1. maddesinin ilk cümlesinde: “Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” denilmek sureti ile tehdit suçunun yaşama hakkına, vücut bütünlüğüne veya cinsel dokunulmazlığa yönelebileceği belirtilmiş, aynı maddenin ikinci cümlesinde ise: “Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.” şeklinde, tehdidin birinci cümlede sayılanlar dışındaki sair bir değere yönelik olması durumu yaptırım altına alınmıştır.
Anılan Kanun'un 151. maddesi ise "Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi, mağdurun şikayeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır" şeklinde hüküm içermektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; katılan ...'un, sanık ...'e ait arazide resmi olmayan anlaşmalarına göre ekim işi yaptığı, bir süre sonra aralarında anlaşmazlık çıktığı, olay günü de arazide yaşanan tartışma sırasında, sanığın katılana "otu toplayamazsın, toplarsan yakacağım" şeklinde sözler sarf edip, ardından katılana ait otlar ile mahsule yakarak zarar vermesi şeklinde gelişen olayda, sanığın tehdit suçunu oluşturduğu kabul edilen sözleri ile mala zarar verme eyleminin, birbiri ardına, ani ve kesintisiz şekilde gerçekleştirilmesi nedeniyle, sarf edilen sözlerin, mala zarar verme suçuna ilişkin kastı ortaya koyan irade açıklaması niteliğinde olduğu ve bu nedenle sanığın tehdit kastıyla hareket etmediğinin anlaşılması karşısında, sanığın tehdit suçundan beraati yerine, mahkumiyetine karar verilmesinde isabet bulunmamıştır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Kanun yararına bozma istemine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamede yer alan düşünce yerinde görüldüğünden,
1-Tehdit suçundan sanık ... hakkında kurulan,...Asliye Ceza Mahkemesi'nin ...tarihli ve ... sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-Hükümdeki hukuka aykırılık, sanığa verilen cezanın kaldırılmasını gerektirmekle, 5271 sayılı CMK’nın 309/4-d maddesi gereğince, sanığın tehdit suçundan, CMK'nın 223/2-c maddesi uyarınca BERAATİNE,
3-Dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, ...tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.