
Esas No: 2020/6407
Karar No: 2022/8226
Karar Tarihi: 23.03.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/6407 Esas 2022/8226 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Sanık hakaret suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, dosyanın incelenmesi sonucu bozma talebi kabul edilmiştir. Bozma sebepleri; sanığın savunma hakkının kısıtlanması, eylemin suçun niteliğinin yanlış değerlendirilmesi, tekerrüre esas alınan bir kararın kesinleşmemesi ve uzlaştırma işlemlerinin usule uygun yapılmamasıdır. Yasa maddeleri; TCK'nın 125/3-c maddesi, TCK'nın 58. maddesi, CMK'nın 253. maddesi ve Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi olarak belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)İlk hükmün sanık lehine bozulduğu ve bozma sonrası sanığın talimat mahkemesinde dinlenilmesi için adına çıkartılan duruşma davetiyesinde ''duruşmaya gelmediğiniz takdirde yokluğunuzda karar verileceği'' biçimindeki ihtarın bulunmadığı, ayrıca tebligatın iade edildiği gözetilmeden, sanığın yokluğunda hüküm kurulmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2)Sanığın eyleminin, TCK'nın 125/3-c maddesinde düzenlenen "kişinin mensup bulunduğu kutsal sayılan değerlerden bahisle hakaret" suçunu oluşturduğunun gözetilmemesi,
3)Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin .... karar sayılı ilamının kesinleşme tarihinin ... olup, sanığa yükletilen suç tarihinden sonra olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağının anlaşılması karşısında, sanığın başkaca tekerrüre esas sabıkası olup olmadığı da belirlenerek sonucuna göre hakkında TCK'nın 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi,
4)CMK'nın 253. maddesinin dördüncü fıkrasında, büro tarafından görevlendirilen uzlaştırmacının, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunacağı, uzlaştırmacının, uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabileceği düzenlenmiş, şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin, kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde teklifi reddetmiş sayılacağı belirtilmiştir. Eğer uzlaştırmacı taraflara ulaşamamış ise ancak açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla uzlaşma teklifinde bulunabilecektir. Uzlaştırmacının tarafların bulunduğu yerdeki uzlaştırma bürosuna talimat yazma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Uzlaştırmanın yargı işlemi niteliğinde olduğu nazara alındığında anılan fıkrada sözü edilen açıklamalı tebligat, kazai mercilerce yapılacak tebligatı düzenleyen 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacak olan tebligattır ve normal posta yoluyla bu işlem gerçekleştirilemeyecektir. Açıklamalı tebligat ya da istinabe işlemi ancak uzlaştırmacıya görev veren uzlaştırma bürosu aracılığıyla yerine getirilebilecektir.
Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebliğ yapması, tebligatın iade gelmesi durumunda bu defa muhatabın Mernis adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğe çıkarılması gerekmektedir.
Bu açıklamalar karşısında, uzlaştırmacı tarafından sanığa yapılan uzlaşma teklifine ilişkin davetiyenin iade edilmesi üzerine, MERNİS adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğe çıkarılmadan uzlaştırmanın gerçekleşmediğine ilişkin rapor düzenlenmesi karşısında, bu haliyle uzlaşma işlemlerinin usule uygun şekilde yapılmadığı gözetilmeksizin yargılamaya devamla sanığın mahkumiyetine hükmolunması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca cezayı aleyhe değiştirme yasağının dikkate alınmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.