
Esas No: 2014/5463
Karar No: 2014/5463
Karar Tarihi: 12/4/2017
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
İNAN AKMEŞE BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2014/5463) |
|
Karar Tarihi: 12/4/2017 |
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Burhan ÜSTÜN |
Üyeler |
: |
Hicabi DURSUN |
|
|
Hasan Tahsin
GÖKCAN |
|
|
Kadir ÖZKAYA |
|
|
Yusuf Şevki
HAKYEMEZ |
Raportör Yrd. |
: |
Gökçe
GÜLTEKİN |
Başvurucu |
: |
İnan AKMEŞE |
Vekili |
: |
Av. Fırat
AYDINKAYA |
|
|
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 17/4/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucunun da aralarında bulunduğu toplam on beş kişi
hakkında 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
Kanunu"na aykırı olarak toplantı ve gösteri yürüyüşüne katıldıkları
gerekçesiyle kamu davası açılmış, başvurucu ve diğer dokuz sanık hakkında
-kaçmaları nedeniyle- zorla getirme müzekkereleri çıkarılmış, ilk duruşma
tarihinden başvurucunun ifadesinin alındığı tarihe kadar yaklaşık 2 yıl 2 ay,
diğer dokuz sanığın ifadelerinin alındığı tarihe kadar ise yaklaşık 4 yıl 4
aylık bir süre geçmiştir.
9. Küçükçekmece 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2011 tarihli
kararıyla başvurucu hakkında beraat kararı vermiştir. Söz konusu karar temyiz
edilmeyerek 27/4/2011 tarihinde kesinleşmiştir.
10. Başvurucu 9/1/2013 tarihli ve 6384 sayılı Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesine Yapılmış Bazı Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle Çözümüne
Dair Kanun uyarınca 30/4/2013 tarihinde İnsan Hakları Tazminat Komisyonuna
(Komisyon) başvurmuş ve Komisyon 5/9/2013 tarihli ve K.2013/465 sayılı
kararıyla başvurucunun makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine dair
şikâyetinin reddine karar vermiştir. Kararın gerekçesinde söz konusu davanın
2911 sayılı Kanun"a aykırı olarak toplantı ve gösteri yürüyüşüne
katıldıklarından bahisle on beş kişiyi kapsadığı, başvurucu ile diğer
sanıkların tutumunun yargılamanın uzamasına neden olduğu, başvurucu ve dokuz
sanık hakkında kaçmaları nedeniyle zorla getirme müzekkeresi çıkarıldığı, tüm
sanıkların ifadelerinin alınması tarihine kadar yaklaşık 4 yıl 4 aylık bir süre
geçtiği ve bu sürenin 6 yıl 6 ay olan toplam yargılama süresinden düşüldüğünde
kalan 2 yıl 2 aylık sürenin makul olduğu sonucuna varıldığına yer verilmiştir.
11. Başvurucunun Komisyon
kararına itiraz etmesi üzerine Ankara Bölge İdare Mahkemesi 3. Kurulunca
22/1/2014 tarihinde itiraz reddedilmiş ve anılan karar 18/3/2014 tarihinde
başvurucuya tebliğ edilmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
12. Mahkemenin 12/4/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
13. Başvurucu, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini
ileri sürmüştür.
A. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
14. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul
sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir
olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
15. Ceza yargılamasının süresi tespit edilirken sürenin
başlangıç tarihi olarak bir kişiye suç işlediği iddiasının yetkili makamlar
tarafından bildirilmesi veya isnattan ilk olarak etkilendiği arama ve gözaltı
gibi birtakım tedbirlerin uygulandığı tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak
suç isnadına ilişkin nihai kararın verildiği, yargılaması devam eden davalar
yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makulsürede
yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği
tarih esas alınır (B.E., B. No:
2012/625, 9/1/2014, § 34).
16. Ceza yargılamasının süresinin makul olup olmadığı
değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların
ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın
süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate
alınır (B.E., § 29).
17. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda 6 yıl 6 aylık yargılama
süresinin makul olduğu, Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonu
Başkanlığı ve Ankara Bölge İdare Mahkemesi 3. Kurulunun kararlarının Anayasa
Mahkemesinin bu konudaki içtihatları ile uygun olduğu ve başvurucunun makul
sürede yargılanma hakkına yönelik bir ihlalin olmadığı sonucuna varmak gerekir.
18. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edilmediğine karar
verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin
iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLMEDİĞİNE 12/4/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar
verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.