10. Hukuk Dairesi 2019/3598 E. , 2020/3456 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2018/107-2019/539
İlk Derece
Mahkemesi : İzmir 9. İş Mahkemesi
No : 2017/449-2017/490
Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Dava, 29.08.2007 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle sigortalıya bağlanan gelir ile yapılan geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi masraflarından oluşan kurum zararının 506 sayılı Kanunun 26. maddesi uyarınca tahsili talebidir.
II-CEVAP
Davalı vekili, davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini ve olayın meydana gelmesinde kusurlu olmadıklarını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
"Fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydı ile davanın kabulü ile ;
686.194,41 TL PSDG’nin onay tarihleri olan 30/06/2015 tarihinden itibaren, 81.616,92 TL geçici iş göremezlik ödeneğinin 29/08/2007 tarihinden ve 3.782,87 TL tedavi giderinin kaza tarihi olarak bildirilen 29/08/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
"İzmir 9. İş Mahkemesi"nden verilen 18.12.2017 tarih, 2017/449 Esas ve 2017/490 Karar sayılı kararına yönelik taraf vekillerinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine" karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Taraf vekilleri, davaya konu kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Husumet konusu, davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Taraflarca ileri sürülmese dahi gerek mahkemece, gerekse Yargıtayca tarafların bu yönde bir savunmasının olup olmadığına bakılmaksızın kendiliğinden göz önünde tutulur.
Eldeki davada, Kurumca, 29.08.2007 tarihli iş kazası sonucu sigortalıya bağlanan gelir ile yapılan geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi masraflarından oluşan kurum zararının 506 sayılı Kanunun 26. maddesi uyarınca tahsili talep edilmekte olup davalı şirket 29.05.2013 tarihinde özelleştiğini, özelleşme öncesi tüm davaların işletme hakkı devir sözleşmesiyle ..."a devredildiğini, kaza tarihi itibariyle ..."ın sorumlu olduğunu beyanla davanın reddini savunarak okunaklı olmayan bir belgeyle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini beyan ettiği ancak dosyada bu yönde bir araştırma yapılmaksızın davanın %60 kusur üzerinden kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılması gereken iş, işverenin tereddüde neden olmayacak şekilde tespiti bakımından, davalı şirket ile ... arasındaki sözleşme ve özelleştirme belgelerinin de celbi ile davalı şirket vekili tarafından öne sürülen husumet itirazı araştırılmalı, tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm sair yönler incelenmeksizin bozulmalıdır.
SONUÇ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17/06/2020 gününde karar verildi.