
Esas No: 2018/4936
Karar No: 2019/1772
Karar Tarihi: 14.03.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4936 Esas 2019/1772 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararı verilen bir dosyaya yapılan istinaf başvurusunu incelerken, hükümden Sanık Müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin reddedildiği belirtiliyor. Ancak mahkeme, özellikle cezanın belirlenmesinde suçun işleniş biçimi, kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer gibi etkenlerin dikkate alınması gerektiğini vurgulayarak, yazılı şekilde fazla ceza tayin edildiğine işaret ediyor. Ayrıca, dosyada yer alan belgelerin duruşmada okunmadan hüküm verilmesi de inceleme konusu yapılmıştır. Kararın gerekçesi net olarak açıklanarak, hükmün bu sebeplerden dolayı bozulması karara bağlanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 314/2 maddesi - Silahlı terör örgütüne üye olma suçunu düzenler.
- TCK'nın 53/1 maddesi - Ceza maddelerinde yer alan işlemlerde, suçun işleniş biçimi, kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer gibi etkenlerin dikkate alınmasını öngörür.
- TCK'nın 58/9 maddesi - TCK'nın uygulanmasında, suçun meydana geldiği yerin özellikleri de dikkate alınır.
- TCK'nın 63. maddesi - Suçun konusu ve tehlikesi ile sanığın kusurunun ağırlığı gibi etkenler, cezanın belirlenmesinde gö
16. Ceza Dairesi 2018/4936 E. , 2019/1772 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri gereğince verilen mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak:
1-Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak makul bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde fazla ceza tayin edilmes
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
a)Temyiz aşamasında dosya içerisine geldiği anlaşılan ve sanığın kullandığı hatta ait olduğu bildirilen ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ve 22.05.2018 tarihli araştırma tutanağının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmesi lüzumu,
b)BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 107. maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı Asya Katılım Bankası A.Ş."de gerçekleştirilen rutin hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, sanığın Bank Asya"daki mutat hesap haraketlerinin örgütsel faaliyet olarak kabul edilmesi ve dosya içeriği ile örtüşmeyecek şekilde sanığın sözde dini sohbet adı altında kamufle edilerek meşrulaştırılmaya çalışılan tümüyle gizlilik esaslı örgütsel toplantılara katıldığının kabulüne yer verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.