9. Hukuk Dairesi 2018/5076 E. , 2019/2589 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 28. HUKUK DAİRESİ
Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin red kararına karşı davacı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur. ...Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince ... İş Mahkemesinin 11/04/2017 tarih ve ... Esas, 2017/114 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar vermiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; müvekkilinin geçirdiği teftişlerden tebrik ve sürekli başarı primi almış başarılı bir bankacı olduğunu, iş akdinin haklı veya geçerli sebebe dayanmadan feshedildiğini beyan ederek işe iade kararı verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; davacının görev ve sorumluluklarını yerine getirmemesinden ötürü bankayı büyük zarara sokması nedeniyle iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalı tarafça iş akdinin haklı nedenle feshedildiği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Ç) İstinaf başvurusu :
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
D) İstinaf Sebepleri:
Davacı vekili istinaf başvurusunda; feshin haklı veya geçerli nedene dayanmadığını belirtmiştir.
E) Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, ihmal izafe edilen hususlarda evvelce davacının işverence uyarılmadığı, davalının uğradığını iddia ettiği somut zararını ispatlayamadığı gerekçesi ile istinaf başvurunun kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmiştir.
F) Temyiz başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
G) Gerekçe:
Taraflar arasındaki ihtilaf, davalı tarafça yapılan feshin haklı veya geçerli nedene dayanıp dayanmadığıdır.
Davalı banka, bireysel kredi yetkilisi olarak çalışan davacının görevinin gereklerine uygun hareket etmeyerek bankayı büyük zarara uğratmasından ötürü iş akdini haklı nedenle feshettiğini, davacı ise feshin haklı veya geçerli bir nedene dayanmadığını savunmaktadır.
İlk derece mahkemesince görevlendirilen bilirkişi heyeti, 01.02.2016 günlü raporunda haklı nedenle fesih şartlarının oluşmadığını değerlendirdiği halde, müfettiş raporu dosyaya sunulduğunda görüşünü değiştirerek davacının müfettişe verdiği ifadesinden bankayı ciddi zararlara uğratacak şekilde çalıştığının anlaşılması karşısında kendi istek ve savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, bu sebeple feshin haklı nedene dayandığını mütalaa etmiştir.
Davacının banka müfettişi tarafından alınan ifadesinde; birbirleriyle ilişkisi olmayan müşterilerden gelen belgelerin aynı yerden fakslanması, kredi tahsisi yapılan bir kısım müşterilerin işyeri değil internet kafe veya kırtasiyelerden faks göndermesi, müşterilerin sunduğu belgelerde işyeri telefon bilgisi bulunmaması, gerektiğinde yapmakla mükellef olduğu işyeri ziyaretlerinin yapılmaması, SGK kayıtlarına göre kredi tahsis edilen birçok müşterinin kredi kullandıktan kısa süre sonra işten ayrılmaları, müşterinin çalıştığı işyeri için borçluluk ve istihbarat sorgusu yapılmaması, hülasa kredi talep eden müşterilerin gelirinin banka kurallarına uygun olarak incelenip araştırılmasıyla ilgili birçok hususun davacıya ayrıntıyla sorulduğu; davacının her biri görevini savsadığına yönelik bu sorulara makul ve mantıklı cevaplar veremediği, kredi başvuru formuna müşterinin kendi yazdığı telefon numarasına göre işyerlerini aradığı, işyeri borçluluk sorgu ve istihbaratı yapmadığı ve özellikle bir büfede çalışan müşterinin 5 bin TL maaş aldığına dair yazısını doğru kabul ederek işleme aldığı anlaşılmıştır.
Davalı bankanın disiplin kurulu kararında; davacının portföyündeki müşterilerden %26"sının yasal takipte olduğu, birçok müşteri sürekli gecikmeli ödeme yaptığından bu oranın artabileceği, bankanın takibe düşen müşteriler nedeniyle 836 bin TL, gecikmeli ödemeler nedeniyle ise 294 bin TL zarar riski bulunduğu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamından davacının kredi talep eden müşterilerin gelir durumunu araştırmakta banka kurallarına uygun hareket etmediği, işini savsadığı, kredi taliplisinin gelirine ilişkin genel bilgi ve tecrübelere göre dahi itibar edilmemesi gereken belgelerle işlem yaptığı, bu şekilde aslında bankadan kredi alamayacak birçok kişiye kredi kullandırarak çalıştığı bankayı önemli zararlarla karşı karşıya getirdiği anlaşıldığından gerek işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi ve gerekse de işverene karşı doğruluk ve bağlılık kurallarına aykırı hareket etmesi karşısında 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/II-e ve ı maddesi uyarınca işverence yapılan feshin haklı nedene dayandığının kabulü gerekmektedir.
Bu sebeple, Bölge Adliye Mahkemesinin, yerinde olmayan gerekçelere dayalı kararı bozularak İş Kanunu"nun 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H) Hüküm:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Bölge Adliye Mahkemesi’nin temyiz edilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-) Davalı tarafça yapılan feshin haklı nedene dayandığı anlaşıldığından DAVANIN REDDİNE,
3-) Alınması gereken 44,40 TL karar-ilam harcından davacının yatırdığı 29,20 TL peşin mahsubu ile bakiye 15,20 TL karar-ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-) Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 1.450,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-) Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-) Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi"ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, kesin olarak 04.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.