9. Hukuk Dairesi 2015/22033 E. , 2018/6774 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti ve ücret alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 27/03/2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ile karşı taraf adına Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin, davalı Bankanın Silivri Şubesi"nde 03/08/2007- 07/02/2014 tarihleri arasında çalıştığını, fazla mesai ücretleri ile son iki ayın ücretinin ödenmemesi nedeni ile iş sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini ileri sürmüş ve kıdem tazminatı, maaş ve fazla mesai ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili; zamanaşımı itirazından bulunarak, davacının sebep bildirmeden istifa ettiğini bu nedenle kıdem tazminatı talep edemeyeceğini, fazla çalışma ücreti alacağının bulunmadığını, hizmet sözleşmesinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğunun belirtildiğini, sürekli mesai yaptığına ilişkin iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve hak kazanmış olduğunu ücretlerinin tamamının ödendiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Davacı işçinin, kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında, taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı, işçilik alacaklarının ödenmemesi nedeni ile iş sözleşmesini feshettiğini ve feshin haklı nedene dayandığını ileri sürerken; davalı, davacının sebep bildirmeksizin istifa ettiğini savunmaktadır.
Mahkemece; davacının, ödenmemiş fazla mesai alacaklarının bulunduğu ve 18.12.2013 tarihli istifa dilekçesine karşın 07.02.2014 tarihine kadar çalıştığı ve bu tarihte verilen başka bir dilekçe de bulunmadığı gerekçeleri ile iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle sonlandırıldığının kabulü ile kıdem tazminatına hükmedilmiştir.
Dosya içerisinde yer alan 18.12.2013 tarihli dilekçede herhangi bir istifa nedeni belirtilmediği gibi bu dilekçenin baskı altına alındığı da iddia ve ispat edilmemiştir. Dilekçe davacının imzasını içermekte olup, imza inkarı da söz konusu değildir.
İstifa dilekçesi incelendiğinde; davacının, iş arama izninin toplu olarak kullandırılmasını talep ettiği de görülmektedir.
Tüm bu hususlar dikkate alındığında, iş sözleşmesinin davacının istifası ile son bulduğu anlaşıldığından davacının kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalıdır.
3- Davacının, fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında, taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı, fazla mesai yaptığını ancak ücretlerinin ödenmediğini ileri sürmüş; davalı ise davacının yönetici konumunda olduğunu, kendi mesaisini kendisinin belirlediğini, ayrıca hizmet sözleşmesine göre fazla mesailerinin ücrete dahil olduğunu savunmuştur.
Hükme esas bilirkişi raporu incelendiğinde; davacı tanığının beyanlarına uyarınca ve iş sözleşmesindeki düzenleme gereği yıllık 270 saati aşan fazla mesailer için, ödenen primlerin de mahsubu ile hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır.
Her şeyden önce, dava dilekçesinde çalışma şekli belirtilirken "..ayda birkaç hafta sonu" gibi muğlak ifadeler kullanılmıştır. Hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü (HMK 31. madde) gereğince, davacı tarafa dava dilekçesi açıklattırılmalı, çalışma şekli ve düzenine ilişkin iddianın net bir biçimde ortaya konulması sağlanmalıdır.
Daha sonra davacı tanığının, davacı ile birlikte çalıştığı yani görgüye dayalı bilgiye sahip olduğu dönem belirlenerek, beyanlarına bu dönem itibari ile değer verilmeli ve dosyaya sunulan mailler ile birlikte bir değerlendirmeye tabi tutularak fazla mesai alacağı tespit edilmelidir, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.630.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.03.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.